Artun Ünsal

Artun Ünsal
PAYLAŞ
Hakkında

Artun Ünsal, 1942’de İstanbul’da doğdu. Ankara Koleji’nden (1961) sonra, Fransa’da Paris Hukuk Fakültesi’ni 1966’da, Paris Siyasal İncelemeler Enstitüsü'nü (Sciences-Po.) 1967’de bitirdi. Paris Hukuk Fakültesi’nde siyasal bilim doktorasını 1970’te tamamladı, Ankara Hacettepe Üniversitesi'nde akademik kariyere girdi, askerlik görevi sonrasında, 1975’te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne geçti. 1982 sonunda doçent iken ayrıldı ve “Hürriyet” gazetesinin Ankara bürosunda diplomatik muhabirliğe başladı ve aynı gazetenin 1986-1992 yılları arasında Paris temsilciliğini yürüttü. Ankara’da 1972-1986 arasında Fransız “Le Monde” ve İsviçreli “Journal de Genève” gazetelerinin Türkiye temsilciliklerini de yapan Ünsal, 1994 yılında akademik kariyerine yeniden döndü. İstanbul Galatasaray Üniversitesi’ne atandı, profesör oldu ve 2009 yılında Siyasal Bilimler Bölümü’nden emekliye ayrıldı.

Prof. Dr. Artun Ünsal, sosyal bilimler alanında Türkçe, Fransızca ve İngilizce kaleme aldığı çeşitli kitap ve makalelerinin yanı sıra; özellikle, Anadolu’nun kültürel hazinelerinin unutulup gitmemesi yönünde de uğraş vermiştir. Bu amaçla, yanında bir fotoğraf sanatçısı ile birlikte Türkiye’nin dört bir yanını dolaşıp gerçekleştirdiği projeler arasında “Süt Uyuyunca - Türkiye Peynirleri” (YKY, 1997) , “Ölmez Ağacın Peşinde - Türkiye’de Zeytin ve Zeytinyağı” (YKY, 2000), “Nimet Geldi Ekine - Türkiye Ekmeklerinin Öyküsü” (YKY, 2001), “Silivri’m Kaymak! -Türkiye’nin Yoğurtları” (YKY, 2007), “Susamlı Halkanın Tılsımı - İstanbul’da Kara Fırından Simit Saraylarına Simit, Peynir ve Çayın Öyküsü” (YKY, 2010 – “Dünya” Gazetesi Yılın Gastronomi Kitabı Ödülü - 2010 ) ve “Boğaz’ın Beş Efendisi - Lüfer, Palamut, Levrek, Tekir ve İstavrite Dair” (YKY, 2011) bulunmaktadır. “Benim Lokantalarım” (YKY, 1996), “İstanbul’un Lezzet Tarihi” – Beyhan Ünsal ile birlikte, (NTV Yayınları, 2011, yeni baskısı Everest, 2021) ve “Nadide Bir Goncadır Enginar” (İletişim Yayınları, 2021) da ağırlıkla yemek kültürünü ön plana çıkaran çalışmalarıdır.

Fransa’da yayımlanan kitapları ise, Osmanlı Yemekleri konusunda “Istanbul la Magnifique” - Beyhan Ünsal ile birlikte, (Ed. Robert Laffont, 1991), sosyoloji alanında ise “Chronique d’une Famille Anatolienne”, (Ed. L’ Harmattan, 1989); Türkçe çevirisi “Kâmil ile Meryem’e Dair”, (AFA, 1991 ; YKY, 1996) ve “La Vendetta” (Ed. L’Harmattan, 1990); Türkçe çevirisi Anadolu’da Kan Davası'dır (YKY, 1995).

“Siyaset ve Anayasa Mahkemesi” (Ankara Ü. SBF Yay., 1980), “Kent ve Siyasal Şiddet” - Ruşen Keleş’le birlikte, (Ankara Ü. SBF Yay., 1982), “Umuttan Yalnızlığa: Türkiye İşçi Partisi Tarihi - 1961-1971” (Tarih Vakfı Yayınları, 2004; ikinci baskı Kırmızı Kedi Yayınları, 2020); “Tribün Cemaatinin Öfkesi - Ticarileşen Türkiye Futbolunda Şiddet” (İletişim Yay., 2005) ve “İktidarların Sofrası - Yemek, Siyaset ve Simgesellik” de (Everest Yayınları, 2020 – “Dünya” Gazetesi Yılın Gastronomi Kitabı Ödülü - 2020 ), yine siyaset ve sosyoloji alanındaki araştırmalarıdır.

Ünsal’ın ayrıca “Bezgin Martı ve Çılgın Kelebek” (YKY, 2009) ve anılarından bir kesit sunduğu “Tel Dolaptaki Karpuz” (YKY, 2014) başlıklı denemeleri yayımlanmıştır. İlginç dostları ve tanıdıklarının yaşamlarını kaleme aldığı “Boğaz’ın İnsanları” da Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından 2021’de basılmıştır.

1992- 2012 yılları arasında önce “Hürriyet” sonra “Posta” gazetelerinde haftalık lokanta eleştirileri de yazan Ünsal, Osmanlı-Türk mutfağı konusunda ABD, Japonya, Avustralya, Arjantin ve Belçika’da da çeşitli etkinliklerde konferanslar vermiş; 1990’lı yıllarda, “TRT” İstanbul’da “Damak Tadı” ve “NTV”de “Life Style” programlarında Türkiye yemekleri ve lokantalarını tanıtmıştır. Ayrıca yine “NTV”de yayımlanan “Altın Sıvının Öyküsü” ve “Süt Uyuyunca” belgesellerini hazırlayıp sunmuş ve son olarak da “Artun Ünsal’la İftar” ve TV24’te “Benim Lokantalarım” programlarını gerçekleştirmiştir.

Türkiye’nin yerel kültürel değerleri ve ürünlerinin bilinmesi ve korunmasının günümüzün daha da küreselleşen dünyasında büyük bir önem taşıdığına inanan Artun Ünsal, bir yandan da Anadolu yolculuklarını hep aynı heyecanla sürdürüyor.