Zamanı bildirir ama bildiren zamandır
10 Ocak 2017
“Zaman Yeli” ve “Güvercine Ağıt” kitaplarından sonra yine Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Kalenderiye”, Gürsel Korat’ın Kapadokya konulu romanlarının üçüncüsü.
“İnsan eski zamana düş kapısından geçip giriyor. O gece, düşüm bana bir kapı açtı, geçmişte kalan ve bilmediğim bir zamana işte ben oradan girdim.”
14. ve 16. yüzyıllarda geçen “Kalenderiye” kitabında, İtalya’da Taranto limanında ve Matera manastırlarında, Kayseri’de kale burçlarında dolaşırken üç adamı; Mazzone’yi, Yusuf Pîr’i ve Bahri Paşa’yı tanıyoruz. Sonra Kapadokya yollarında hanlarda konaklıyor, Martana, Sâre ve Perizad gibi etkileyici kadın kahramanlarla tanışıyoruz. Hele Perizad, belleklerden silinmeyecek bir iz bırakıyor.
“…çünkü aşkta başkalarının hayatını çalmaktan başka bir şey yoktur.”
2009’da Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülü’nü alan bu roman zamanı, ölümü, aşkı ve aidiyeti, insanın zaaflarını, arayışlarını anlatırken hayat ve inanç üzerine katmer katmer açılan bir sorgulamanın eşiğine bırakır bizi… Gerisi mi? Ya zamandır, ya yalan…
KalenderiyeYazar: Gürsel Korat
Sayfa: 188
YKY Edebiyat / Türk Roman BÜLTENİ İNDİR