Basın Bültenleri
-
Eşinin kaleminden Haldun Taner
01 Mart 2018
Eşinin kaleminden Haldun TanerDemet Taner’in eşi Haldun Taner’in 10. ölüm yıldönümünde yayımlanan kitabı “Canlar Ölesi Değil”, yirmi yıl aradan sonra Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı. “Canlar Ölesi Değil”, birçok bakımdan özel bir kitap: Öyküleri, tiyatro yapıtları, gazete yazıları, konferansları, üniversitedeki dersleri, uluslararası toplantılarda edebiyatımızı temsil edişi ve daha birçok yanıyla bilenen Haldun Taner’in yaşam öyküsünü, kendine özgü kişiliğini, insani değerlerini ve geniş bir fotoğraf albümünü içeriyor. Kuşkusuz edebiyatımızın bu büyük ustası hakkında pek çok bilimsel çalışma yapıldı, yazılar yazıldı, bildiriler sunuldu. Ayrıca edebiyat ve tiyatro insanlarının anılarında sıkça kendisinden bahsedildi. Ama “Canlar Ölesi Değil”de can yoldaşı Demet Taner’in kalemiyle onu kavrayacak, sımsıcak duygulara tanıklık edeceksiniz. “Canlar Ölesi Değil” sevgi dolu bir yaşam öyküsünün kitabı. Canlar Ölesi Değil - Fotoğraflarla Haldun Taner’in Yaşamöyküsü Yazar: Demet Taner Editör: Murat Yalçın Sayfa: 136 YKY Edebiyat / Anı / Yaşamöyküsü / Fotoğrafhttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/esinin-kaleminden-haldun-taner -
Bir meteliğin peşinde: İşaretler, İzler ve Hikâyeler
16 Şubat 2018
Bir meteliğin peşinde: İşaretler, İzler ve HikâyelerYapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, 14 Şubat 2018 – 27 Nisan 2018 tarihleri arasında Yapı Kredi Sikke Koleksiyonu’ndaki 55 bin adet sikkeden ilhamla üretilen bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Hera Büyüktaşçıyan, Ali Taptık ve Marco Di Giovanni’nin hazırladığı üç güncel sanat projesinden oluşan “Bir Meteliğin Peşinde: İşaretler, İzler ve Hikâyeler” sergisi, Yapı Kredi Kültür Sanat müze katında ziyaret edilebilir. “Bir Meteliğin Peşinde: İşaretler, İzler ve Hikâyeler” sergisi, Hera Büyüktaşçıyan’ın ‘Elden Ele, Elden Ötedekine’ isimli mekanik heykeli, Ali Taptık’ın ‘Apofeni Topografyası’ isimli fotografik yerleştirmesi ve Marco Di Giovanni’nin ‘Bir Koleksiyondan Bitmek Bilmeyen Hikâyeler” isimli hayali haritasından oluşuyor. 2013 yılında Başak Şenova’nın önerisi ile bu üç sanatçı, 2014 Eylül ayına kadar Yapı Kredi Sikke Koleksiyonu ve koleksiyonculuğu konusunda araştırmalar yaparak eserlerini üretir. Hera Büyüktaşçıyan’ın mekanik heykeli ve çizimleri, Osmanlı tarihindeki önemli tağşiş olaylarından birini(Osmanlı - Rus Savaşı’nda tazminat karşılığında verilecek olan altının düşük ayarlı bastırılıp, Nizam-ı Cedid askerleri tarafından elden ele geçirilerek eskitilip Ruslara verilme hikâyesi) yeniden hatırlatırken; Ali Taptık’ın fotografik yerleştirmesi de definecilik ile akıl sağlığı arasındaki ilişkiyi irdeler. Taptık’ın bu eseri aynı zamanda definecilik olaylarının görsel izlerinin sürülmesine de yardımcı olur. Marco Di Giovanni ise hayali haritası üzerindeki ajandalara yapıştırdığı küçük altın folyo parçaları ile haritasındaki kentleri işaretler ve böylece kentler de altın yıldızlardan oluşan bir gökyüzüne dönüşür. Bu görüntü, bugün maddi değeri tarafından baskılanan ve gizlenen paranın gerçek değerini geri vermek üzere bir davettir. Giovanni’nin 60 adet ajandadan oluşan bu eseri aynı zamanda Yapı Kredi Sikke Koleksiyonu’nun yaşını da temsil etmektedir. Sergi: Bir meteliğin peşinde: İşaretler, İzler ve Hikâyeler Tarih: 14.02.2018 - 27.04.2018 Küratör: Başak Şenova Adres: Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık İstiklal Cad. No:161 34433 Beyoğlu – İstanbul Tel: 0 212 252 47 00https://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/bir-meteligin-pesinde-isaretler-izler-ve-hikayeler -
Şehirlere Alışamadı: Sabahattin Ali’nin Şehirleri
14 Şubat 2018
Şehirlere Alışamadı: Sabahattin Ali’nin ŞehirleriYapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, Sabahattin Ali’nin kendi kaleminden anlatımıyla kurgulanan bir Sabahattin Ali sergisine ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Sevengül Sönmez’in yaptığı “Şehirlere Alışamadı: Sabahattin Ali’nin Şehirleri” sergisi, Sabahattin Ali’nin yaşamı boyunca bulunduğu Anadolu şehirlerine ve Berlin’e yazarın gözünden bakmayı amaçlıyor. Sabahattin Ali Arşivi’nden çıkan yeni belge ve fotoğrafların yanı sıra Tarih Vakfı Arşivi ve Ömer M. Koç Koleksiyonu’ndaki belgelerle zenginleşen sergi, 14 Şubat – 27 Nisan 2018 tarihleri arasında ziyaret edilebilir. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç’un evsahipliğiyle açılan sergiye yayınevinin yazarları, çalışanları, yazar Orhan Pamuk, Füruzan ve Nedim Gürsel gibi isimler katıldı. “Şehirlere Alışamadı: Sabahattin Ali’nin Şehirleri” sergisi, Sabahattin Ali’nin Cumhuriyet’in ilk yıllarında Anadolu şehirleri ve Berlin’deki yaşamına odaklanıyor. Eserler, filmler, çektiği fotoğraflar ve müzikler eşliğinde, yazarın kendi kaleminden anlatımıyla kurgulanan sergi, Ali’nin yakınlarının anılarına da yer veriyor. Sabahattin Ali’nin Sivas-Kayseri-Erzincan-Zonguldak gezi notları ve bu gezide çektiği fotoğraflar, Balıkesir Öğretmen Okulu’nda tuttuğu günlük, Kürk Mantolu Madonna’nın taslakları, Almanya’dan Mustafa Seyit Sutüven’e yazdığı “Mustafa’ya Mektup” şiiri, Nahit Vedat Fıratlı ve Ayşe Sıtkı İlhan’a yazdığı mektuplar sergide ilk kez izleyenlerle buluşuyor. Sergide ayrıca Sabahattin Ali Arşivi’nden çıkan yeni belge ve fotoğrafların yanı sıra Tarih Vakfı Arşivi ve Ömer M. Koç koleksiyonundaki belgeler de bulunuyor. "Yolculuklar bana zevk verir. Bu zevkte varacağım hedefin zevki dahil değildir. Yolculuk, bu bir yerde durmadığını, hareket ettiğini bilmek şuuru, bu bir yere bağlanıp kalmaktan kurtuluş başlı başına tatlı bir şeydir.” Sabahattin Ali Sergi: Şehirlere Alışamadı: Sabahattin Ali’nin Şehirleri” Tarih:14 Şubat – 27 Nisan 2018 Adres: Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık İstiklal Cad. No:161 34433 Beyoğlu – İstanbul Tel: 0 212 252 47 00https://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/sehirlere-alisamadi-sabahattin-alinin-sehirleri -
Sarsıntı
30 Ocak 2018
SarsıntıThomas Bernhard külliyatı içinde özel bir yeri olan, yazarın erken dönem eserlerinden “Sarsıntı”, yapısal anlamda heterojen sayılabilecek iki farklı tonda yazılmış düzyazıyı birleştiren, dönemi içinde yenilikçi biçemiyle dikkat çeken, insan doğasına ilişkin karanlık, kuraldışı bir anlatı. Anlatının ilk bölümünde; bir sabah bir doktor ile oğlu nemrut, dağlık Avusturya kırsalında, günlük gezintilerinden birine çıkarlar. Rastladıkları sefalet, delilik ve çetin doğanın vahşiliği ile boğuşan birtakım renkli şahsiyetleri gözlemlerler. İkinci bölümdeyse farklı özgül ağırlıklara sahip meseleleri kendi bakış açısıyla öğüten, delibozuk, paranoyak Prens’in acımasızca akıp giden uzun monoloğuna tanık oluruz. Thomas Bernhard, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Sarsıntı” ile, varoluşun gizemine, insanın cinnet eşliğinde yürüyen, sağaltılamaz yaban yalnızlığına ilişkin delice hakikatlerle örülen bir söz ustalığı sergileyerek istikrarlı biçimde terbiyesini koruyan Avusturya edebiyatını ormana kaçırıyor. Sarsıntı Yazan: Thomas Bernhard Çeviren: Esen Tezel Sayfa: 176https://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/sarsinti -
Bir Samuel Beckett Biyografisi
30 Ocak 2018
Bir Samuel Beckett BiyografisiSamuel Beckett biyografi türüne hep kuşkuyla yaklaşmış bir yazardı. Peki dünyayı yadsımış, bir oyununda yazdığı gibi “hayata lanet” etmiş böyle bir yazarın hayatı nasıl anlatılır? James Joyce biyografisiyle tanıdığımız Andrew Gibson, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Samuel Beckett” kitabında bu zorlu işi üstleniyor ve yazarın yaşamını “tarihsel koşullarla sanat arasındaki ince bir akıntıya indirgeyen minimalist bir Beckett biyografisi” sunuyor. Dahası, Beckett’in, temel unsurlarına indirgenmiş, ilk bakışta dış dünyaya ve tarihsel olgulara hiç gönderme yapmayan oyun, öykü ve romanlarında yazarın kendini içinde bulduğu tarihsel bağlamların izlerini saptamak gibi, başta pek çok okurun kaşlarını şüpheyle kaldırmasına neden olabilecek bir işe girişiyor. Gibson, Beckett’in İrlanda’daki sınıfsal-kültürel arka planını, Paris’te École Normale Supérieure çevresinde geçirdiği yılları, Londra’da İrlandalılığıyla yeniden yüz yüze gelmesini, İkinci Dünya Savaşı arifesindeki Almanya’da tanık olduklarını, savaş boyunca ve sonrasında Fransa’da yaşadıklarını, Soğuk Savaş yıllarında dünyaya nasıl baktığını, bütün bu süreçte uluslararası üne sahip bir yazara dönüşmesini adım adım izliyor ve bütün bu deneyimlerin Beckett’in yazdıklarında nasıl izler bıraktığını araştırıyor. Bildiğimiz Beckett imgesini zenginleştiren, karmaşıklaştıran, yirminci yüzyılın bu en büyük yazarlarından birinin koyu karanlığının içinde ışığın tamamen eksik olmadığını gösteren özgün ve sıkı örülmüş bir eleştirel biyografi. Samuel Beckett Yazar: Andrew Gibson Çeviren: Orhan Düz Sayfa: 192 YKY Edebiyat / Dünya - Biyografihttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/bir-samuel-beckett-biyografisi -
Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 - 1942)
30 Ocak 2018
Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 - 1942)Yapı Kredi Yayınları’nın 5000. kitabı olan “Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 – 1942)”, Nâzım Hikmet'in 1937 - 1942 yılları arasında İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa hapishanelerinde tuttuğu 6 cep defterinden yola çıkarak hazırlandı. “Nazım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları” kitabı, bir grup araştırmacının ve editör olarak Yücel Demirel’in Memet Fuat Arşivi Piraye Koleksiyonu üzerinde birkaç yıllık çalışmasının sonucu oluşturuldu. Kitap, Nâzım Hikmet'in 1937-1942 yılları arasında İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa hapishanelerinde tuttuğu 6 cep defterinden yola çıkarak hazırlandı. Farklı boyutlardaki 6 defter, tıpkıbasımların yanı sıra şairin notlarında yer alan bazen bir tek kelimenin, yarım kalmış bir cümlenin, bir mısranın, adresin ya da rakamların çağrıştırdıkları döneme ait açıklama metinleri de eklenerek 6 kitap haline getirildi. Nâzım Hikmet'in şairliğini, âşık ve mahkûm hallerini gösteren 6 cep defterine ek olarak belge ve fotoğraflar da 7. kitap "Zeyl"de toplandı. Erden Akbulut, Yeşim Bilge, Handan Durgut, Mehmet Ulusel'den oluşan Piraye Koleksiyonu Çalışma Grubu tarafından hazırlanan kitap, şairin 116. doğum yılında okurlarıyla buluştu. Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 - 1942) Hazırlayanlar: Erden Akbulut, Yeşim Bilge, Handan Durgut, Mehmet Ulusel Editör: Yücel Demirelhttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/nazimin-cep-defterlerinde-kavga-ask-ve-siir-notlari-1937-1942 -
Güvercinler ve Matmazeller
30 Ocak 2018
Güvercinler ve MatmazellerDemir Özlü’nün “Güvercinler ve Matmazeller” kitabında 2012’de yazarın Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan “Sürgün Küçük Bulutlar” adlı bütün öyküler kitabının dışında kalanlar ve daha sonra yazdığı klasik öyküler bir araya geliyor. Demir Özlü, anı-deneme ekseninde yazdığı klasik öykülerini “Düş Öyküleri” adıyla dosyalamış, bunlardan kısmını 2011’de “Kendi Evine Varamamak”ta toplamıştı. “Güvercinler ve Matmazeller”deyse, son yıllarda dergilerde çıkan benzeri öykülerini ve 1950’lerin dergilerinde unutulmuş ilk öykülerini de bu kitaba ekledi. Düş, tutku ve bunaltıdan mürekkep kalem, okurunu Stockholm, Paris, Berlin, Beyoğlu, Fatih, Simav, Ödemiş gibi birbirine uzak yerlerde ve birbirine uzak zamanlarda gezdiriyor. Güvercinler ve Matmazeller Yazan: Demir Özlühttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/guvercinler-ve-matmazeller -
Dışsal Günlük
30 Ocak 2018
Dışsal GünlükYapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Dışsal Günlük”, 2017 yılında hayata gözlerini yuman Michel Tournier’nin bakışını dışarıya çevirerek mahrem ve içsel olan günlük yazımına karşı geliştirdiği alternatif bir günlük denemesi Bahçenin geçirdiği dönüşümlerden hava olaylarına, tuhaf karşılaşmalardan aforizma niteliğindeki düşüncelere ve yeni öykü fikirlerine varıncaya dek olguları, insanları, durumları barındıran, Tournier’ye özgü yazınsal çeşitlemeler. Yeni, ilginç bir kavram: ışık kirliliği. Geceleyin Choisel’in göğüne bakınca Doğuda belli belirsiz bir ışıltıyla parladığı görülüyor. Paris’ın ışıkları. Doğal karanlığın yapay ışıklarla bozuluşu. Kirliliği maddesellikten çıkarmaya yönelik bir şey icat edilmişti zaten daha önce: termik kirlilik. Örneğin bir nehir, atom santralinin temiz ama sıcak su atıklarıyla ısınıyor. Işık kirliliğiyle, kirlenmeyi ruhanileştirme konusunda bir adım daha atmış oluyoruz. Yakında kötülük tamamen manevi bir şey olacak. Dışsal Günlük Yazar: Michel Tournier Çeviren: Simlâ Ongan Sayfa: 140 YKY Edebiyat / Günlükhttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/dissal-gunluk -
Aşk-ı Memnu
30 Ocak 2018
Aşk-ı MemnuTürk romanının klasik eserlerinden “Aşk-ı Memnu”, Yapı Kredi Yayınları’nda. Halit Ziya’nın bu şaheseri, yazarın kaleminden çıktığı şekliyle, dili ve imlası korunarak, Handan İnci tarafından yayına hazırlandı. Halit Ziya? Uşaklıgil’in “Mai ve Siyah”la birlikte ikinci önemli romanı “Aşk-ı Memnu”, görünüşte ölçüsüz ve biraz da maddi çıkara dayalı bir evliliğin ortaya çıkardığı “yasak aşk”ın felaketle sona eren acıklı öyküsüdür. Boğaziçi'nde Melih Bey takımı diye tanınmış aileden Firdevs Hanım'ın genç ve güzel kızı Bihter biraz müreffeh bir hayat sürmek, biraz da hafifmeşrep bir kadın olan annesinin kötü şöhretinden kurtulmak ve ona asla benzememek için iki çocuk sahibi, kırklı yaşlardaki Adnan Bey'le evlenir. Bihter, Adnan Bey'in yalısına gelin olarak geldikten bir süre sonra kocası Adnan Bey'de bulamadığı aşkı, kocasının çapkın yeğeni Behlül’le yaşadığı yasak aşkta bulmayı dener. Ancak bir süre sonra Behlül’ün Bihter'i yüzüstü bırakarak tekrar Beyoğlu'ndaki eski sevgilisine dönmesi, ardından da Adnan Bey'in son derece duygusal kızı, Nihal’le nişanlanmaya kalkmasıyla söz konusu “yasak aşk” bütün yalıda duyulur. Bihter kendi kendisiyle kısa bir mücadeleden sonra annesinden, Behlül’den ve yalıya gelin olarak gelmesini bir türlü hazmedemeyen, babasını kendisinden ayırdığını düşünen Nihal'den intikam almak üzere intihar eder. Bunun üzerine Behlül kaçar, Nihal tekrar babasına kavuşur, yalının Bihter'in gelmesiyle bozulan düzeni yeniden sağlanır. “Aşk-?ı Memnu”, geçen yüzyılın başında bir yandan alafranga bir hayata girmekte olan toplumu bu yönüyle tanıtırken, bir yandan da Avrupa'da görülen ve Batılı romancıların da kullandıkları soyaçekim ve determinizm gibi realizmin gerektirdiği bütün öğeleri başarıyla işlemiş, gözlemleri ve ayrıntılı betimlemeleriyle Türk romanında bir dönüm noktası oluşturmuştur. Aşk-ı Memnu Yazar: Halit Ziya Uşaklıgil Sayfa: 344 YKY Edebiyat / Türk Romanhttps://kitap.ykykultur.com.tr/basin-odasi/basin-bultenleri/ask-i-memnu
YAPI KREDİ KÜLTÜR SANAT YAYINCILIK © 2024 YAPI KREDİ KÜLTÜR SANAT YAYINCILIK.