- A-Z
- KONU DİZİNİ
- Cogito
- Çizgi Roman
- Delta
- Doğan Kardeş
- Ansiklopedi
- Bilim
- Çocuk Çizgi Roman
- Deneme
- Destan
- Dünya Klasikleri
- Efsane
- Eğitim
- Etkinlik
- Gençlik
- Gezi
- Hikâye-Öykü
- İlkgençlik
- Klasik Dünya Masalları
- Masal
- Mitoloji
- Modern Dünya Klasikleri
- Okul Çağı
- Okul Öncesi
- Oyun
- Resimli Öykü
- Resimli Roman
- Resimli ve Sesli
- Roman
- Romandan Seçmeler
- Röportaj
- Seçme Denemeler
- Seçme Öyküler
- Seçme Parçalar
- Seçme Röportajlar
- Seçme Şiirler
- Seçme Yazılar
- Şiir
- Edebiyat
- Anı
- Anlatı
- Biyografi
- Deneme
- Derleme
- Eleştiri
- Gezi
- Günce
- İnceleme
- Libretto
- Mektup
- Mitoloji
- Modern Klasikler
- Otobiyografi
- Oyun
- Öykü
- Polisiye-Gerilim
- Roman
- Senaryo
- Söyleşi
- Yaşantı
- Yazılar
- Genel Kültür
- Halk Edebiyatı
- Masal
- Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar
- Koleksiyon Kitapları
- Lezzet Kitapları
- Özel Dizi
- Sanat
- Kare Sanat
- Sergi Kitapları
- Şiir
- Türk Şiir
- Tarih
- XXI. Yüzyıl Kitapları
- Sosyoloji - Sağlık
- TEKRAR BASIMLAR
- YENİ ÇIKANLAR
- ÇOK SATANLAR
Michel Butor Üstüne Doğaçlamalar
-
Kategori:
Edebiyat -
Yazar:
Michel Butor -
Çeviren:
İsmail Yerguz -
ISBN:
975-363-473-0 -
Sayfa Sayısı:
224 -
Ölçü:
13.5 x 21 cm -
YKY'de İlk Baskı Tarihi:
Ocak 2000
"Yazarken, benim, kendimin karşılaştığı sorunlardan söz etmek isterdim size. Bunlar yalnızca benim karşılaşacağım türden sorunlar değildir. Benim kendimce karşılık verebilmiş olduğum sorulardır. Çok genel ve herkesin az çok karşılaştığı, bugün hala karşılaştığımız sorunlara bağlı sorunlardır. Bu bizi başka bir soruna götürecektir: İnsan dönüşmekte olan bu dünyaya nasıl karışacaktır?" Gezici hoca ve gezici yazar Michel Butor, İkinci Dünya Savaşından günümüze edebiyat ve Michel Butor üstüne yazılarla Türkçede.
İçinde bulunduğumuz dünya müthiş bir hızla dönüşüyor ve biz bu nedenle olup bitenleri anlamakta büyük güçlüklerle karşılaşıyoruz. Dönüşmekte olan bu dünyanın içinde yazımız da dönüşüyor. Yazı sözcüğünü kullanıyorum, edebiyat sözcüğünü değil çünkü yazı sözcüğüne daha genel bir anlam verebilirim. Bir edebiyat fakültesinde edebiyattan söz edildiğinde, en yüce edebiyattan söz etmek zorundasınız, oysa yazıdan söz ediyorsam, toplumumuzda, edebiyat yapmasalar da herkesin iyi kötü bir şeyler yazması nedeniyle, çok genel olarak yazma olayından söz etmem mümkündür. Dönüp dönüp birkaç kez üstünde duracağım bir nokta bu. Bu iki sözcüğün; yazının ve edebiyatın, birçok anlamı olabilir. Son yirmi yılın eleştirisinde, yazıdan bütünüyle soyut anlamda söz edilmiştir. Benim kullanmak istediğim anlam bu değil. Ben yazı sözcüğünü daha basit bir anlamda kullanmak istiyorum: Yazma olayı. Elinizde bir kâğıt var, bir yazı aleti var, ve bu kâğıda işaretler koyuyorsunuz. Bu etkinlik yalnızca büyük edebiyattan söz edildiğinde kavranamayan bir genellik gösterir. Toplumumuzda herkesin biraz yüce anlamda, ama özellikle de bütünüyle bu genel anlamda yazdığı olgusu gözden kaçırılıyor.