kitaba adını veren şiir

PAYLAŞ
SATIN AL YORUM YAZ
Kitap Akrabalıkları

o bir çiçek yaratmış, hem bakakal
hem dağ-bayır, kırıverir ellerim
o bir saat yaratmış, hem peh peh peh
dikenli, hem kalbimi gözeten
a çocuk, a cıvıl, a pek kurnaz, kibar da…

o varsa…

mukabele

dumanın boğum boğum fışkırması  – canda mahşer günü
kestirip atmamak adına – parça  mıncık deşifre
neyi sevdiğini bilmeden sevme  saflığına
siyasetten anlamama denir
üzüldüğünü gerçekten gösterememe  beceriksizliğine
gargara – oluk oluk zuhur
evire çevire bu şeyleri kitabına  uydurma...
ön hücum hattı kadınlarla  evlenme...
naz niyaz ehli birkaç çocuk  peydahlama...
ve merhamet çağrılarını anlamlı  bulmalar
en azından
kestirip atmamak adına 


zayıf vücutlulara karşı öfkeli beyin dokusu
sıvılarımız varmış köpürtülüp içilecek
(bir roman – başı sonu yalapşap)
zevk merkezlerine gönderilen tekdüze sinyal
(başka kapıya masası epeydir)
sıyrılamama alışkanlığıyla her  gördüğünden
(ve her gördüğüne su gibi akmaktan)
şen şakrak topallayışı kendinde  bitmiş biteceğin
(kucak perisi tarzında yorgun  nakış nakarat)
bu roman eğri büğrü (ortası da  boş) 


amaçlanan patırtı
bir zan bahçesinin uğultusu biterim  bayat fantazilere
şimdilerde arızaya ve  duygusallığa bağlanan eleman
sorar bakalım şevki beyi tanıyor  muyuz
erken ölen değil bestekâr değil safdışı  bırakılan arkadaş
bize eşlik edemeyecek öyle ya tazecik hemencecik
yüzü kedi gözü balık... sok çıkarcı değilim  ben
apar topar cennete her eziklik  anında
kalkıp gelecek bir aşk  hakemi... isim neydi sizin
görgüsüz gerçeklerden  hakaretle... duygu kalıntıları
bir bıçak sadasını geriye sarıp...  ayrı gayrı
olabilirmiş gibi
olamazmış gibi bir kuş dili  makad nahiyesinde 


sandım ki görülmeye değer
laser kesim çörek börek
ilk gayret sondan bir önceki gayret
haltlar karıştıranlara mahsus
helvacı geldi gidiyor sesi
birinin ardına düşmekti
rüştünü ispat


kendini tenezzülsüz salıverme
sevişirken âşık olan, ergen gözü üzerinden atamaz
ergen göz, katlanan keyif
zarif yüksünmeler, her ilgiden  pay almaya
şanındandır, kabalık etmeme  tenezzülüyle
cümle kuramıyorum derdi
kendimi ne belledimleri takiben
bakacağın yeri bilmek, ilave  emir
sinirli tarafı etin
ergenlik coşturmaktır kâğıtları
köşe bucağı kirletmeye
elindeki orak değil sicim, bu  başka kalite sicim
eller boynunda, kendine iyi  davranma külfetiyle
ergen eller sevişmeci, ergen  eller sakit 


collective interlocking
birinin başını döndürmeye çalışacaksın
o dönüp bakacak mı – bakmayacak
diğerleri kul indinde pezevenk
fedaya düşeceğiz amana değil
mıntıkamızda habire yanıp tutuşma
yeni sevgiliye sorulan maaşın  var mı sorusu
mazur göreceğiz bunu da 


belayı satın alma
derin söz telegrafı delidolu gelip
can yakıcı his pazarına iniyor
bu nasıl bir pazar konusuna hiç  girmiyorum
bu sayılabilir mi bana bulaşmanın  gerçek anlamı
o sana dokunduysa sen de onu  bitir tavsiyesi
acımasızlık taslayan hallere  imrene imrene

beklenmeyen ilgi sonunda  geliyor ve hiç gitmiyor
nasıl bir ilgi konusuna hiç  girmiyorum 


aaaa bir sevgili buldum
hayattaki buraya takılı
gizli cüret kapışması – kapışalım
çift forte – göz dikmiş daha çok şey ummaya
oturtalım neşemizi
varsın zerrece sürsün
bir haber göndermeyecektik sizin o tarafa
ama olsun


yan yanalık sanatı
şuncağız ezberime vuruyor oncağız
“hani demek isterim ki...”
her gözü korkutucu
kıyıya inen merdiven
“akşama kadar akşamsızlık”
dediği bu
caiz tabirleri kemirerek
yumuk yumuk gözleriyle
neyi özleyeceğim temposunu tutturmuş
nimetdert
dallı güllü ufacık imparatorluğu
lime lime mevzilenmede
her yerde bu nimetdert

* E-posta adresiniz hiç kimseyle paylaşılmayacaktır.