Bir Gazetenin Tarihi: Cumhuriyet

PAYLAŞ
SATIN AL YORUM YAZ
Kitap Akrabalıkları

Aysun Köktener, Türkiye’nin siyasal ve toplumsal tarihinin bir fotoğrafını yansıtan bu çalışmasında Cumhuriyet gazetesini ele alıyor. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin belirli dönemlerini temel alan kitap; “Tek Parti Döneminde Cumhuriyet Gazetesi (1924 – 1946)”; “Çok Partili Dönemde Cumhuriyet Gazetesi (1946 – 1960”; “27 Mayıs’tan 12 Eylül’e Ara Rejimlerin Arasında Cumhuriyet” ve “12 Eylül 1980’den 2000’li yıllara” başlıklı dört ana bölümden oluşuyor.

Nadir Nadi’nin Vefatı ve Cumhuriyet’te Yaşanan Deprem Nadir Nadi çalkantılı geçen yılların yorgunluğunu artık taşıyamıyor, çok sevdiği kemanı ve Mozart’ın besteleriyle baş başa kalmak istiyordu. Bu düşünceyle ölümünden üç yıl önce, kendisini emekliye ayırmıştı. Gazetenin 64. yıldönümü olan 7 Mayıs 1988’de, “64 Yılın Ardından” başlıklı son başyazısı yayımlanıyordu. Bu tarihten sonra gazetenin yönetimini de genç yöneticilerle yazarlardan oluşan Yayın Kurulu’na bırakıyordu. Ayrıca Yayın Kurulu’nu, gazetenin geçmişte yaşadığı sarsıntılı zamanları tekrar yaşamaması için bir önlem olarak görüyordu. İlk Yayın Kurulu; Yönetim Kurulu Başkanı Osman Nuri Torun’un önerisiyle; İlhan Selçuk (Başkan), Oktay Akbal, Yalçın Bayer, Hasan Cemal, Hikmet Çetinkaya, Okay Gönensin, Uğur Mumcu, Ali Sirmen ve Ahmet Tan’ın katılımıyla oluşmuştu. Nadir Nadi de aktif gazetecilikten çekilmesine rağmen ara sıra gazeteye geliyor, çok sevdiği Mozart’ın eserleri eşliğinde odasında dinleniyor ve sağlığı elverdiği ölçüde Yayın Kurulu Fahri Başkanı olarak toplantılara katılıyordu. Ancak bu emeklilik dönemi çok sürmeyecek; yılların yorgunluğuna kalbi daha fazla dayanamayan Nadir Nadi, 20 Ağustos 1991’de tedavi gördüğü hastanede yaşama gözlerini yumacaktı. Ne var ki, Cumhuriyet’i kurumlaştıran Nadir Nadi’nin vefatının; gazetenin yaşayacağı büyük kırılma noktasının başlangıcı olacağı henüz bilinmiyordu. Ve Nadir Nadi’nin vefatının üzerinden çok değil, iki ay gibi kısa bir süre geçtikten sonra gazetenin içinde nicedir fokurdayan volkan patladı. 5 Kasım 1991’de başta Yayın Kurulu’ndaki yazarlar olmak üzere, bir gruba göre 80 kişi, diğer gruba göre 20 kişi gazeteden ayrıldı. “Cumhuriyet’te deprem” manşetiyle medyaya yansıyan bu patlamanın görünen nedeni, 1991 yılındaki genel seçim sonucunda kurulacak olan koalisyon konusunda yazarlar arasında görüş ayrılığı olmasıydı. Gazetenin ekonomi yazarlarından Osman Ulagay 22 Ekim 1991 günü yazdığı, “Seçmen ve Ekonomi İçin DYP-ANAP Koalisyonu mu?” başlıklı yazısında; DYP ve ANAP’ın seçmen kitlesinin ve siyasi görüşlerinin birbirlerine yakınlıklarından, ortak özelliklerinden, ülke ekonomisinin geleceği açısından daha yararlı olacağından, ikisinin koalisyonunun daha uygun olduğu görüşünü dile getiriyordu: 20 Ekim seçimleri sonrasında Türkiye’nin genel durumuna ve önde gelen sorunlarına baktığımızda ne görüyoruz? Ekonomide acil çözüm gerektiren sorunlar üst üste yığılmış bekliyor... Bu sorunlarla baş edebilecek bir hükümetin güçlü bir seçmen desteğine ve sağlam bir parlamento çoğunluğuna dayalı bir hükümet olması gerektiği ortada... Olaya böyle bakıldığında, 20 Ekim sonuçlarının bir DYP-ANAP koalisyonunu en makul çözüm olarak gündeme getirdiği görülüyor.... Ancak Ulagay bu yazısıyla; DYP-SHP hükümetinden, gazetenin mali zorluklarını aşabilmek için uzun vadeli fon kredisi almayı düşünen arkadaşlarını kızdırmıştı. Bu yüzden gazetede sinirler gerildi.

* E-posta adresiniz hiç kimseyle paylaşılmayacaktır.