- COGİTO
- KİTAP-LIK
-
SANAT DÜNYAMIZ
- Sayı 202 Sanat Tarihi Nasıl Yazılır?
- Sayı 201 Gözlerimizi Kaçırmadan
- Sayı 200 Popüler Olan Üzerine
- Sayı 199 Atlaslar, Melekler, Hafızalar
- Sayı 198 Sanat Dünyamız ELLİ YAŞINDA
- Sayı 197 Ev: Neresi?
- Sayı 196 Bir 100 Yıl Listesi Denemesi
- Sayı 195 İnisiyatif Almak
- Sayı 194 Güneşli Günlerden
- Sayı 193 Saat Kaç?
- Sayı 192 Kesişimsellik ve Sanat
- Sayı 191 Direnişin Zihni
- Sayı 190 Bir Arada Olmak
- Sayı 189 Bienaller Mevsimi
- Sayı 188 Bir Varmış Bir Yokmuş
- Sayı 187 Müzeler / Hafızalar
- Sayı 186 Kültürün Tarihi
- Sayı 185 Mesafenin Politikası
- Sayı 184 Şehirlerin Katmanları
- Sayı 183 Anıtlar Düşerken
- Sayı 182 Sanata ve Sanatın Bağlarına Dair Her Şey
- Sayı 181 Sanatın Hayatta Kalma Yolları
- Sayı 180 Bugüne Bakma Sanatı
- Sayı 179 Teneffüs
- Sayı 178 Özen ve İhtimam
- Sayı 177 Geleceğe Eskizler
- Sayı 176 Bağlar ve sesler üzerine
- Sayı 175 Baharın Gelişiyle
- Sayı 174 Performansın Dönüşümü
- Sayı 173 “Sanat Dünyamız”, tarihin ve bugünün etkileşimlerinin izinde
- Sayı 172 Antroposenle Birlikte
- Sayı 171 Tutuşmuş Dünyamızda Sanatın Yöntemleri
- Sayı 170 Merakımızı Sürdürmek Üzerine
- Sayı 169 Zihnimizi Açan, Merakımızı Besleyen Sanat
- Sayı 168 Sanat Dünyamiz 45. Yayın Yılına Girdi
- Sayı 167 Günsel Renda: Türkiye Sanatı Tarihinde Zarif, Çalışkan, Üretken Bir Bilim Kadını ve Samimi Bir Hoca
- Sayı 166 Her Güne Bir Soru
- Sayı 165 Sanatta duygu, düşünce...
- Sayı 164 Sanat, Kütüphane, Bilim
- Sayı 163 Hissiyat
- Sayı 162 Sanata Bakışlar
- Sayı 161 2017 İzlenimleri
- Sayı 160 Meydana, İnsanlığa Açılan Kucak
- Sayı 159 Dünyalar İçin Dünyalar Açan Sanat ve Kültür
- Sayı 158 İlham Vermek, İlham Almak...
- Sayı 157 Sanatın Meselesi: Her Şey
- Sayı 156 İlk Sergiler - Bir Seçki
- Sayı 155 Kavramlar ve kategoriler derken...
- Sayı 154 Uçsuz bucaksız ilgi alanı
- Sayı 153 Kaybolan, kaybettirilen kavramların peşinde
- Sayı 152 Öteki kim, sahici ki?
- Sayı 151 Ortak ve Kalıcı Olan Değerler
- Sayı 150 Bienallerin Ardından
- Sayı 149 14. İstanbul Bienali
- Sayı 148 Yoğun Bir Döneme Girerken
- Sayı 147 Sanat Eğitimi Yeniden
- Sayı 146 Sanatın Kaydını Tutmak
- Sayı 145 Sanatı Anlamak
- Sayı 144 Yeni Yıl Demeti
- Sayı 143 Dünya Savaşının Sanata Yansımaları
- Sayı 142 Sanat Hayatı Değiştirir
- Sayı 141 Sürrealizm'den Kalan İzler
- Sayı 140 Dünden Bugüne Sürrealizm
- Sayı 139 Kitapla Sanatın Ebedi İlişkisi
- Sayı 138 Yılbaşı Notları
- Sayı 137 Bianeller ve Büyük Sergiler Dosyası
- Sayı 136 Çoğul Anlatım
- Sayı 135 Fotoğraf Nerede Biter? 0.2
- Sayı 134 Mevsimlerle İstanbul
- Sayı 133 Anılarımızda
- Sayı 132 Yapacak Çok Şey Var
- Sayı 131 Postanarşizm ve Güncel Sanat
- Sayı 130 Güncel Durum
- Sayı 129 Sanat Dünyasında Yedi Gün’den Alıntı
- Sayı 128 Metin Okuma Disiplini
- Sayı 127 Çağdaş Sanat, Basılı Yayınla Buluşuyor
- Sayı 126 Yıl Sonu Notları
- Sayı 125 Kanıt: Eserlerin Kendileri
- Sayı 124 Eşiksel Geçişler
- Sayı 123 Bulanık Suları Arındırmaya Çalışıyoruz...
- Sayı 122 Bir iki üç...
- Sayı 121 Bütünsel Yapıt: Gesamtkunstwerk
- Sayı 120 Hikâyeler ve Beklentiler
- Sayı 119 Sanatın Işığında Ali Can Ertuğ
- Sayı 118 Bir Yıllık Bilanço
- Sayı 117 Sanat İçin Alan
- Sayı 116 Tate Modern / Arter - Sanat İçin Alan
- Sayı 115 Sanatta Güzel Beden
- Sayı 114 Kaynak ve Platform
- Sayı 113 Hayvanlar / Hayvansı Güçler Âlemi...
- Sayı 112 Dinamikler
- Sayı 111 Japonya'da Sanat
- Sayı 110 Text Art (Yazı Sanat)
- Sayı 109 Çökerken Yükseliş (1880-1920)
- Sayı 108 Avrupa'nın Bienali Manifesta
- Sayı 107 Bir Beden Dili: Giyim Kuşam
- Sayı 106 Kıpkırmızı!
- Sayı 105 Uzakdoğu'dan Çizgi Roman: MANGA
- Sayı 104 Kısa ve Acımasız mı? Video Art
- Sayı 103 İçerdeki Dünyalar: Koleksiyon
- Sayı 102 Yaşayan Opera Yaşasın Opera!
- Sayı 101 Kırılmanın Öncesinde: Cézanne
- Sayı 100 100. sayıda 32 yaşında
- Sayı 99 Sanatın Merkezi... Nerede?
- Sayı 98 "Bir Kitapta Resim Şart"
- Sayı 97 Ezoterizm ve Sanat
- Sayı 96 Katılımcı Sanat
- Sayı 95 Yapıt Okumaları
- Sayı 94 Belge(sel)den Kurmacaya
- Sayı 93 Kirpi Tilki'ye Karşı: Schönberg, Stravinski
- Sayı 92 Kuram Sanatın Peşini Bırakmaz!
- Sayı 91 Sanat Tarihi Nasıl Yazılır?
- Sayı 90 Eureka!
- Sayı 89 Ulus Sanatla Kurulur mu? Cumhuriyet (1923-1933)
- Sayı 88 Türk Resmi İçin Bir Müze Denemesi
- Sayı 87 Le Corbusier’den Türkiye’ye
Ortak ve Kalıcı Olan Değerler
Marcel Proust’ın ressamları, Evrim Kavcar, Cengiz Çekil, Canan ve daha birçok sanatçının eserleri “Sanat Dünyamız”ın 151. sayısında.
-
Sayı:
151 -
Dönem:
Mart-Nisan 2016
Marcel Proust’ın ressamları, Evrim Kavcar, Cengiz Çekil, Canan ve daha birçok sanatçının eserleri “Sanat Dünyamız”ın 151.sayısında.
Marcel Proust’un “Kayıp Zamanın İzinde” adlı 7 ciltlik eseri dünyanın en önemli edebiyat yapıtlarından biri. Tüm zamanlar için anlamlı ve kalıcı bir yapıt olmasının nedenleri pek çok; “Sanat Dünyamız”da yer almasının sebebi ise sanatla edebiyatı biraraya getiren, çok katmanlı bir okuma: Göstergebilim, eleştiri kuramları ve Fransız edebiyatı alanlarında çalışan Mehmet Rifat yazarın, romandaki anlatıcının, gerçek hayatta varolan ressamların, romanda kurgulanan bir ressam karakterinin arasındaki bağlantıları anlattı.
Nusret Polat hep tartışagelecek, mekân-zaman algımızı, bilim-sanat-insan ilişkilerinde kalıcı bir meseleyi, perspektif konusunu kaleme aldı.
Fragmentation dizisinin bu sayıdaki konuğu Evrim Kavcar, Mardin’deki bir kilisenin duvarı üzerinden yaptığı çalışmayla tarihin, geçmişten kalan ve halen üretilmekte olan izlerini, insanın ve yerlerin seslerini kayda aldı. Sanat tarihinde “frottage” tekniği olarak tanımlanan bir uygulamayla derginin bir bölümünü bir yapıta dönüştürdü.
Bu sayıda merhum Cengiz Çekil, Leyla Gediz, İnci Furni, Canan, Mehmet Ali Doğan, Zahit Büyükişleyen, İpek Kotan’ın çalışmalarına da farklı yazarlar yakından baktılar; hepsinin zamanla, algılarımızla, insan üretimiyle, kalıcılıkla, kayda almaya ilgili yapıtlarını incelediler.
EDİTÖRDEN
- Ortak ve Kalıcı Olan Değerler - Mine Haydaroğlu
MARCEL PROUST’UN KAYIP ZAMANIN İZİNDE ADLI 7 CİLTLİK ESERİ DÜNYANIN EN ÖNEMLİ EDEBİYAT YAPITLARINDAN BİRİ. ÖLÜMSÜZDÜR DERLER YA, GERÇEKTEN DE BU SIFATI HAK EDEN, NESİLLER BOYU OKUNAN, OKUNMAYA DEVAM EDECEK, TÜM ZAMANLAR İÇİN ANLAMLI VE KALICI BİR YAPIT. NEDENLERİ PEK ÇOK; BU SAYIMIZDA YER ALMASININ SEBEBİ İSE SANATLA EDEBİYATI BİRARAYA GETİREN, ÇOK KATMANLI BİR OKUMA OLDU. GÖSTERGEBİLİM, ELEŞTİRİ KURAMLARI VE FRANSIZ EDEBİYATI ALANLARINDA ÇALIŞAN MEHMET RİFAT YAZARIN, ROMANDAKİ ANLATICININ, GERÇEK HAYATTA VAROLAN RESSAMLARIN, ROMANDA KURGULANAN BİR RESSAM KARAKTERİNİN ARASINDAKİ BAĞLANTILARI ANLATTI.
YİNE BAZI KAVRAMLAR VE OLGULAR VAR Kİ, SANAT TARİHİ BUNLAR ÜZERİNE YAPILAN TARTIŞMALARLA YAZILIYOR, VAROLUYOR. NUSRET POLAT İŞTE BU HEP TARTIŞAGELECEK, MEKÂN-ZAMAN ALGIMIZI, BİLİM-SANAT-İNSAN İLİŞKİLERİNDE KALICI BİR MESELEYİ, PERSPEKTİF KONUSUNU KALEME ALDI.
FRAGMENTATION DİZİMİZİN BU SAYIDAKİ KONUĞU EVRİM KAVCAR, MARDİN’DEKİ BİR KİLİSENİN DUVARI ÜZERİNDEN YAPTIĞI ÇALIŞMAYLA TARİHİN GEÇMİŞTEN KALAN VE HALEN ÜRETİLMEKTE OLAN İZLERİNİ, İNSANIN VE YERLERİN SESLERİNİ KAYDA ALDI. SANAT TARİHİNDE FROTTAGE TEKNİĞİ OLARAK TANIMLANAN BİR UYGULAMAYLA DERGİNİN BİR BÖLÜMÜNÜ BİR YAPITA DÖNÜŞTÜRDÜ.
BU SAYIDA MERHUM CENGİZ ÇEKİL, LEYLA GEDİZ, İNCİ FURNİ, CANAN, MEHMET ALİ DOĞAN, ZAHİT BÜYÜKİŞLEYEN, İPEK KOTAN'NIN ÇALIŞMALARINA DA YAKINDAN BAKTIK. HEPSİ ZAMANLA, ALGILARIMIZLA, İNSAN ÜRETİMİYLE, KALICILIKLA, KAYDA ALMAYA İLGİLİ YAPITLAR ÜRETİYORLAR.
SANATÇILARIN VE ARAŞTIRMACILARIN YAPITLARI YAŞADIĞIMIZ OLAYLARI, BİLDİĞİMİZ DUYGULARI, AKLIMIZDA KALANLARI, DÜŞÜNCELERİMİZİ YANSITIYOR, TARTIŞILMA, DEĞERLENDİRME İÇİN BİZE ZEMİN SAĞLIYOR.
ÇOK ERKEN, ÇOK ANİ KAYBETTİĞİMİZ KOÇ HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI SON DERECE BAŞARILI, ÇOK ZARİF, İYİ İNSAN MUSTAFA KOÇ’U SEVGİYLE VE SAYGIYLA ANIYORUZ. ÜLKEMİZ VE DÜNYA ÇAPINDAKİ ÇALIŞMALARIYLA, EKONOMİDEN EĞİTİME, SAĞLIKTAN SANATA, HAYATLARIMIZA KATTIKLARIYLA HER ZAMAN HATIRLANACAK. DÜNYAYA BAKIŞI VE ÇALIŞMALARI ORTAK BİR DEĞER OLARAK HER DAİM KALICI OLACAK.
- Bir Ressam Yaratmak - Mehmet Rifat
GÖSTERGEBİLİM, ELEŞTİRİ KURAMLARI VE FRANSIZ EDEBİYATI ALANLARINDA ÇALIŞAN MEHMET RİFAT, MARCEL PROUST’UN 7 CİLTLİK KAYIP ZAMANIN İZİNDE ADLI OLAĞANÜSTÜ YAPITINI BİR KEZ DAHA İNCELEDİ; YAZAR PROUST’UN VE ROMANDAKİ ANLATICI (MARCEL) İLE RESSAM ELSTİR KARAKTERLERİNİN GERÇEK HAYATTAN RESSAMLARLA BAĞLANTILARINI ÇÖZÜMLEDİ.
Marcel Proust’un "Kayıp Zamanın İzinde" adlı romanında özellikle üç sanatçı yaratılış özellikleriyle ön plana çıkar: Yazar Bergotte, besteci Vinteuil ve ressam Elstir. Bu üç karakter de, Proust’un gençliğindeki büyük yazarların, bestecilerin ve ressamların genelleştirilmiş biçimleridir. Proust, söz konusu üç kahramanını kendi döneminde yaşamış ve birçoğunu tanımış olduğu sanatçılardan çok daha üstün bir deha düzeyine taşımaya çalışmış, akan süreç içinde de "Kayıp Zamanın İzinde"yi yaratarak kendi dâhi kahramanlarının düzeyini kendisi aşmıştır.
Bu sanatçılar arasında yer alan ressam karakteri Elstir ise, birçok büyük ressamın, özellikle de izlenimci ressamların gerçekliğine göndermekle kalmaz, aynı zamanda, o dönemin bütün ressamlarına göre bir üstünlük taşıyacak özellikler sunar. Gerçekten de Elstir’e birbirinden çok farklı sayılabilecek ressamların yeteneklerini vermiştir Proust.
Sanat ve edebiyat eleştirmenleri Proust’un yapıtındaki Elstir tablolarının yorumunu incelediklerinde, daha çok 19. yüzyılın ikinci yarısındaki sanat akımlarının (izlenimcilik ile simgecilik arasındaki akımların) çarpıcı özelliklerini bulurlar. Bu araştırmalara göre, Elstir’in sanat yaşamında birçok ressamın etkisi görülebilir:
Devamı bu sayıda...
- Mitolojik döneminde (İtalyan resmi etkisindeki ilk dönemidir) Gustave Moreau’nun bazı tablolarını çizer: Sözgelimi, Elstir, "Bir Kentauros’la Karşılaşan Genç Adam" tablosunda Moreau’nun Bir Kentauros’un Taşıdığı Ölü Şairtablosundan esinlenmiştir;
- Japon sanatı döneminde gerek işlediği konularla, gerekse tablolarına verdiği adlarla Whistler’in tekniğinin izlerini taşır;
- Natürmortlar çizdiği dönemde Chardin’den ve Manet’den esinlenir; portre resminde de Manet’nin etkisi görülür;
- At yarışlarını yansıtan tablolarında Degas’nın etkisi vardır;
- Falezleri ve katedralleri Monet’den esinlenir;
- Renoir’ın Sandalcıların Öğle Yemeği, Yıkanan Kadınlar, Bayan Charpentıer ve Çocukları, Mme Henrıot Soylu Delikanlı Kılığındagibi tabloları da Elstir’in etkilendiği yapıtlardır;
- Deniz manzaraları döneminde (sözgelimi Carquethuit Limanı), daha çok Turner (deniz manzaraları, limanlar: özellikle Scarborough ve Plymouth), Helleu (özellikle yatları ve limanları canlandıran tabloları) ve Harrison önemli yer tutar;
- Vuillard’ın izlenimci tekniğinin de Elstir’i yaratmada etkili olduğu söylenir (bu sınıflandırmalar için ayrıca bkz. Painter, 2008: 342-344; Laget, 1998: 56).
- Perspektif Üzerine - Nusret Polat
YRD. DOÇENT DR. NUSRET POLAT GÖRME ÜZERİNE TEORİLERDEN PERSPEKTİFE VARIŞI VE SANATTA PERSPEKTİFİN KULLANIMI ÜZERİNE TARTIŞMALARI ELE ALIYOR. GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BİR AKIŞ İÇEREN METNİN ODAK NOKTALARINDAN BİRİ ŞEKER AHMET PAŞA’NIN ORMANDA ODUNCU ADLI ÜNLÜ TABLOSU.
Perspektif yöntemini kimin icat ettiği Rönesans’ta canlı bir tartışma konusuydu. Giotto’nun bir başlangıç noktası oluşturduğu ve modern tarzı başlattığı genel bir kabuldü. Vasari’ye göre Ortaçağ’dan kopuş, yaptığı resimlere ilk defa imzasını atan “resim sanatının atası”1 Giotto ile başlamış, çağın “iyi üslubu” onun tarafından yaratılmıştı. Giotto en çok saygıyı hak eden modern sanatçıydı, zira “doğru çizme ve boyama yöntemi” konusunda herkes ondan bir şeyler öğrenmişti.2 Fakat perspektif Giotto’nun henüz tam olarak bildiği bir şey değildi. Onun resminde bir tür “doğal perspektif” varsa da, izleyicinin bakışının tam olarak resme yerleşmesi henüz mümkün olmamıştı. Bunun için daha bir yüzyıl beklemek gerekecekti. Genel kanı matematiksel perspektifin Floransa’da Brunelleschi tarafından icat edildiği ve Leon Battista Alberti tarafından da betimlendiği şeklindeydi.3 Alberti’ye göre perspektif mimar Filippo (Brunelleschi) ile arkadaşı heykeltıraş Donatello tarafından bulunmuştu.4 Bazılarına göre ise bu onur en çok Massacio’ya aitti.5 Massacio perspektifin keşfinin resim sanatı için değerini kavrayan ilk ressamdı ve 1427 tarihli Kutsal Teslis adlı freski bunun kanıtıydı.6 Perspektif ile kastedilen şey ise, birçok farklı tanımla ifade edilmişti: “matematiksel perspektif”, “doğrusal perspektif”, “yapay perspektif”, “merkezi perspektif”, “paralel perspektif”, “çizgisel perspektif”.
Devamı bu sayıda...
Mehmet Ali Doğan'ın "Cennetin Günahları" Serisi - Gültekin Emre
Zahit Büyükişleyen’in Son Dönem Resimlerine Felsefi Bir Bakış Açısı - Tufan Erbarıştıran
Çanağın Güzelliği Seramikçi İpek Kotan ve İşleri - Walter H. Lokau
İpek Kotan ile Söyleşi - Ömer Faruk Şerifoğlu, İpek Kotan
“Kendi Kendine / Self-Help” sergisi Bige Örer, İnci Furni ve Leyla Gediz ile Söyleşi - Mine Haydaroğlu
- Photoquai 2015: Genetik ve Sonradan Edinilmiş Tüm Ailelere Dair - Serdar Darendeliler
DÜNYA ÜZERİNDEKİ KÜLTÜRLERİN SONSUZ ÇEŞİTLİLİĞİNE HAK ETTİĞİ İTİBARI VERECEK ÖZEL BİR MEKÂN YARATMAK ŞİARIYLA HAYATA GEÇEN PARİS’TEKİ MUSÉE DU QUAI BRANLY’NİN BİR İNİSİYATİFİ OLAN FOTOĞRAF BİENALİ PHOTOQUAI, 22 EYLÜL-22 KASIM 2015 TARİHLERİ ARASINDA BEŞİNCİ KEZ DÜZENLENDİ. İSMİNİ, HEMEN KENARINDA BULUNDUĞU BRANLY RIHTIMI’NDAN (QUAI BRANLY) ALAN MÜZENİN ÇİZGİSİNE PARALEL OLARAK BATI DIŞINDAN FOTOĞRAF ÖRNEKLERİNE YÖNELİK BİR KEŞİF VE PAYLAŞIM ORTAMI OLARAK KURGULANAN PHOTOQUAI’NİN BU YILKİ BAŞLIĞI, KAN BAĞIYLA OLANLARIN YANI SIRA SOSYAL, KÜLTÜREL YA DA TARİHÎ GİBİ FARKLI ORTAK PAYDALAR ETRAFINDA KURULAN TÜM ‘AİLE’LERİ DE KAPSAYACAK ŞEKİLDE “WE ARE FAMILY” YANİ ‘BİZ BİR AİLEYİZ’ OLARAK BELİRLENMİŞTİ. İKİ YIL ÖNCE OLDUĞU GİBİ YİNE SERDAR DARENDELİLER GEZDİ, YAZDI.
Kentteki diğer müzelerle kıyaslandığında yaşı itibarıyla henüz küçük bir bebek olarak nitelendirilebilecek Musée du quai Branly, Asya, Afrika, Okyanusya ve Amerika’daki yerel kültürler ve uygarlıklara ilişkin programıyla, genellikle Batı sanatına yer veren diğer müzeler arasından kısa sürede sıyrılmayı başarmış bir müze. Açılışının ertesi yılında, 2007’de hayata geçirdiği Photoquai de tıpkı müzenin kendisi gibi ilgi alanını Batı dışına yönelten ve bu coğrafyalardan -ülkelerindeki dünyanın geri kalanıyla kurulan sanatsal ilişki ağlarının ve oturmuş kurumsal yapıların eksikliğini nedeniyle- uluslararası dolaşıma girmekte zorlanan çağdaş fotoğraf örneklerine yer veren bir fotoğraf bienali. Müzenin hemen önündeki Branly Rıhtımı boyunca konuşlanan ve standart bir galeri ya da müze sergisinin zorunlu sınırlarından bağımsız olarak hem genel sanat izleyicisinin işlerle istediği zaman, istediği uzaklıkta ve istediği kadar ilişki kurmasının kapısını aralayan hem de bienalden bihaber, yoldan geçen herhangi birinin de ilgisini çekecek şekilde tasarlanan ana sergiyi, iki ay boyunca yarım milyonu aşkın izleyicinin gezdiği tahmin ediliyor.
İki yılda bir gerçekleştirilen Photoquai’nin beşincisinin sanat yönetmenliği, tıpkı geçen edisyonda olduğu gibi yine İspanyol kültür yöneticisi, yayımcı ve küratör Frank Kalero’ya teslim edilmiş. Bienalin tarihinde sanat yönetmenliğini üst üste iki kez üstlenen ilk isim olan ve bugüne dek birçok derginin, festivalin, galerinin ve sanal platformun hayata geçmesinde rol alan Kalero’ya, Latin Amerika, Afrika, Asya, Ortadoğu, Rusya Federasyonu ve diasporalarındaki fotoğraf üretimi konusunda uzman olan altı küratör eşlik etmiş. Kalero ve ekibi, ‘Biz Bir Aileyiz’ başlığına uygun olarak ilk önce iki yüzü aşkın isimden oluşan bir fotoğrafçı listesi oluşturmuş ve nihayetinde Burkina Faso, Fas, Vietnam, Fildişi Sahili ve Senegal gibi kimilerindeki fotoğraf üretimi hakkında çok fazla bilgiye sahip olmadığımız ülkelerden kırk fotoğrafçıda karar kılmış. Ayrıca müzenin 2008’de hayata geçirdiği misafir sanatçı programına 2015 yılında davet edilen Ishola Akpo, Brook Andrew ve Guy Tullim’in ürettiği işler dijital portfolyo olarak ana sergiye dahil edilirken, daha önceki yıllarda program dahilinde üretilen ve müzenin çağdaş fotoğraf koleksiyonuna dahil edilen işlerden bir seçkiye de müzenin giriş katında özel bir bölüm ayrılmış.
Devamı bu sayıda...
Canan’ın Bedeni - Nazlı Pektaş
Abone olmak için idealdergi@idealkultur.com adresine mail atabilir ya da 05559811838 - 02125288541 numaralı telefonları arayabilirsiniz.