İlk Sergiler - Bir Seçki

PAYLAŞ
SATIN AL YORUM YAZ
İçindekiler

“Sanat Dünyamız” 43. yayın yılına girerken sanatı, sanatçıyı araştırmaya, Türkiye’de sanat tarihi yazımına katkıda bulunmaya devam ediyor.

Özel Dosya: “İLK SERGİLER – BİR SEÇKİ”
Türkiye’de ilk sergilerden bir seçkiye ayrılan özel dosya;
ayrıca Melih Fereli ile söyleşi; Merve Kılıçer’ın “Muhayyel Muhabbet” projesi; 
“Sanat Dünyamız”ın 156. sayısında

156. sayıda:
Bu sayının eş-editörü sanat tarihçi Ömer Faruk Şerifoğlu’nun hazırladığı özel dosya Türkiye’nin kültür ve sanat tarihine odaklı bir çalışma oldu:

ÖZEL DOSYA: İLK SERGİLER BİR SERGİ

156. sayının eşeditörü Ö.F. Şerifoğlu’nun dosyaya giriş yazısı:
“Ülkemizde ilk sanat sergisi olarak, Şeker Ahmet Paşa’nın 1873’te açtığı sergi kabul edilir ama hemen ardından yabancı misyonların veya gezgin sanatçıların 1840’lardan itibaren İstanbul’da açtığı sergilerden söz edilir. Zaman zaman ‘ilk’ kavramı da sorgulanır, neye ve kime göre…
‘İlk Sergiler’ üstbaşlığıyla biraraya getirdiğimiz bu dosya, sanat tarihimize yeni pencereler aralayan metinlerden oluşuyor. Herhangi bir açıdan ‘ilk’ olması bizim için yeterli bir kriter oldu… Dosyamız, pek çok kaynakta 1926’da başladığı belirtilen Ankara resim sergilerinin aslında 1923’te başladığını ve Cumhuriyet tarihimizin ilk sanat olayı olarak kayıtlara geçtiğini belgeleyen; Türk sanatının 5 büyük isminin ilk sergi öykülerini; Maçka Sanat Galerisi’nin açılış sergisi ve ülkemizdeki ilk küratoryal etkinliklerden biri olan “Beş gerçekçi Türk ressamı” sergisine dair birinci elden bilgiler; Türkiye’de heykelin sergilenme macerası; kadın sanatçıların ve eserlerinin görünürlüğüne dair birbirinden kıymetli metinler içeriyor…
Benzeri çalışmaların çoğalması dileğiyle…”

Dosya dışında 156. sayıda yer alan diğer çalışmalar ise şöyle:

Bellek/Emek dizisinin bu sayıdaki konuğu Vehbi Koç Vakfı kültür-sanat danışmanı, Arter kurucu direktörü; İTÜ-MİAM mütevelli heyeti ve öğretim üyesi Melih Fereli oldu. Sanat tarihçi Nazlı Pektaş’ın kendisiyle yaptığı söyleşide Fereli’nin çocukluğundan günümüze kültür sanata tutkuyla bağlı yaşamından önemli başlıklar yer aldı.
Melih Fereli: “Babam ‘Hayat matematiktir’ derdi. Bunu hiçbir zaman unutmadım. Matematik okumuş olmanın avantajıyla bunu rahatlıkla söylüyorum. Matematiksel modelleme diye bir şey vardır ve hayatta her şeyi matematikle ifade edebilirsiniz.”
“Benim için müziksiz bir dünya söz konusu değil. Edebiyatı, sanatı, felsefeyi hep müzik üzerinden tanıdım.  Müzik üzerinden sosyolojiye, arkeolojiye uzandım.”
“İstanbul Erkek Lisesi’ndeki yıllarım çok değerli. Duyargalarımın kültürel ve sanatsal bağlamda açılmasını biraz sağlayabildimse bunun kaynağı o dönemde aldığım eğitim, o dönemde karşılaştığım hocalarımdır.”

“[Vehbi Koç Vakfı’nın çağdaş sanat çalışmalarında] 2005 ile 2018 sonbaharı arasındaki evre çok ciddi ve ayrıntılı planlanmış bir evredir. Her proje bir diğerine bir yerinden bağlanarak veya diğerine gönderme yaparak ilerler.”
Mehmet Rifat yazısında eser yaratım süreci araştırmalarında oluşsal eleştiri yaklaşımını ve bunun sanat alanında uygulamasını Gauguin örneği üzerinden değerlendirdi.

fragMENtaTION dizisi no 27: Merve Kılıçer

Sanat Dünyamız’ın Necmi Sönmez küratörlüğünde süregelen fragMENtaTION dizisinin bu sayıdaki konuğu Merve Kılıçer oldu. Sönmez’in yazısında dediği gibi “Merve Kılıçer, her şeyden önce farklı deneylere girmekten hoşlanan bir karaktere sahip. Onun ‘Muhayyel Muhabbet’ projesi, Çağdaş Türk Sanatı’nda yeni bir dönemi başlatan anahtar sanatçı  Altan Gürman (1935-1976) üzerine şekillenen çokkatmanlı bir karaktere sahip. ... Altan Gürman Arşivi, köklü deneylere girmiş olan sanatçının tüm çalışmalarının yanı sıra özel hayatına dair değerli belgeleri ve objeleri de içeriyor. Bu arşivde uzunca  bir süre çalışan  Kılıçer, Gürman’ların dünyasına açılan birçok uzun yolu sabırla yürürken karşılaştığı olguları biraraya getirerek oluşturduğu projesinin omurgasına Gürman’ların Bozcaada’daki atölye-evlerini yerleştirmiş. “

EDİTÖRDEN

  • İlk Sergiler - Bir Seçki - Mine Haydaroğlu

    SANAT DÜNYAMIZ 43. YAYIN YILINA GİRERKEN SANATI, SANATÇIYI ARAŞTIRMAYA DEVAM EDİYOR; HAYATIN HER ALANINA DAYANABİLEN MESELELERİ TARTIŞIRKEN TÜRKİYE’DE SANAT TARİHİ YAZIMINA KATKIDA BULUNUYOR.

    BU SAYIMIZIN EŞ-EDİTÖRÜ SANAT TARİHÇİ ÖMER FARUK ŞERİFOĞLU’NUN HAZIRLADIĞI ÖZEL DOSYA TAM DA BU KONUYA, TÜRKİYE’NİN KÜLTÜR VE SANAT TARİHİNE ODAKLI BİR ÇALIŞMA OLDU. SAYFA 41’DE ŞERİFOĞLU’NUN GİRİŞ YAZISINI OKUYABİLİRSİNİZ.

    DOSYA DIŞINDA BU SAYIMIZIN BAŞINDA YER ALAN DİĞER ÇALIŞMALAR ŞÖYLE:
    BELLEK/EMEK DİZİSİNİN BU AYKİ KONUĞU, ÜLKEMİZİN DÜNYA SANATINA EKLEMLENMESİNDE, TÜRKİYE SANAT TARİHİNDE ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATILMASINDA BÜYÜK SORUMLULUKLAR ÜSTLENEN BİR İSİM MELİH FERELİ OLDU.

    MEHMET RİFAT YAZISINDA ESER YARATIM SÜRECİ ARAŞTIRMALARINDA OLUŞSAL ELEŞTİRİ YAKLAŞIMINI VE BUNUN SANAT ALANINDA UYGULAMASINI GAUGUIN ÖRNEĞİ ÜZERİNDEN DEĞERLENDİRDİ.

    FRAGMENTATION DİZİSİNDE SANATÇI MERVE KILIÇER, “MUHAYYEL MUHABBET” ADLI BİR PROJE ÜRETTİ VE BU ÇALIŞMASININ ESİN KAYNAĞI SANATÇI ALTAN GÜRMAN’LA “KONUŞTU”.

    YENİ YILIN İYİLİKLERLE DOLU OLMASI DİLEĞİYLE.
Tutkuya Dönüşen Emek Melih Fereli’nin Belleğinde Titreşen Sesler, Renkler, Biçimler ve Sahneler - Nazlı Pektaş
  • Edebiyat ve Sanat Yapıtlarının Yaratılış Sürecine Oluşsal Eleştirinin Bakışı ve Tablo Adları Sorunu I: Paul Gauguin Örneği - Mehmet Rifat

    MEHMET RİFAT, ESER YARATIM SÜRECİ ARAŞTIRMALARINDA OLUŞSAL ELEŞTİRİ YAKLAŞIMINI VE EDEBİYATIN YANI SIRA SANAT ALANINDA DA BUNUN UYGULAMALARINI DEĞERLENDİRMEYE DEVAM EDİYOR. BU METNİNDE GAUGUIN’IN YAPITLARINI ODAĞA ALDI.

    “Yalın, son derece yalın bir sanat yapmak istiyorum. Bunun için de bakir bir doğadan yeni bir güç ve ruh almaya ihtiyacım var.”
    Paul Gauguin, L’Écho de Paris’de 1891’de yayımlanan bir görüşmeden.

    2008 yılında yayımlanan Yaklaşımlarıyla Eleştiri Kuramcıları adlı kitapta oluşsal eleştiri (Fr. critique génétique) yaklaşımının araştırma alanını, ilkelerini ve başlıca örneklerini az çok belirlemeye çalışmıştım. Edebiyat yapıtlarının nasıl yaratıldığını, daha doğrusu yaratılma süreçlerini son kırk elli yıldır inceleyen bu eleştirel etkinlik çabası özellikle 2007’den başlayarak plastik sanatlara, daha çok da resim sanatına yönelik araştırmaların yoğunlaşmasıyla dikkati çekmeye başladı. Bunun en son örneğini de 2015 yılında iki ressamın, Paul Gauguin ile Paul Signac’ın, yarattıkları tabloları adlandırış biçimlerini inceleyen, tablo adlarının oluşum sürecini araştıran ve bu süreci yapıtların yorumlanmasıyla birlikte ele alan çalışmasıyla çağdaş sanat tarihi uzmanı Marianne Jakobi verdi: Gauguin-Signac. La genèse du titre contempo-raine (Gauguin ile Signac. Çağdaş Başlığın Oluşumu) [Paris, CNRS Yayınları, 2015, 302 s.].

    Resim sanatı alanındaki oluşsal eleştirinin (oluşum eleştirisi ya da genetik eleştiri de denilebilir) bu önemli örneğine bakmadan önce söz konusu eleştirel yaklaşımın edebiyat alanında başlatılan ve yoğun ilgi gören çalışmaları hakkında bilgi vermenin yararlı olacağını düşünüyorum; edebiyat araştırması olarak ortaya konan bu ilkelerin resim sanatı alanındaki genetik incelemesinde de temel alındığı bir gerçek. Bu amaçla yukarıda sözünü ettiğim kitabımdaki yazının belli bölümlerini buraya aktaracağım...

    Devamı bu sayıda...
ÖZEL DOSYA:
  • İlk Sergiler - Ömer Faruk Şerifoğlu

    ÜLKEMİZDE İLK SANAT SERGİSİ OLARAK, ŞEKER AHMET PAŞA’NIN 1873’TE AÇTIĞI SERGİ KABUL EDİLİR AMA HEMEN ARDINDAN YABANCI MİSYONLARIN VEYA GEZGİN SANATÇILARIN 1840’LARDAN İTİBAREN İSTANBUL’DA AÇTIĞI SERGİLERDEN SÖZ EDİLİR. ZAMAN ZAMAN “İLK” KAVRAMI DA SORGULANIR, NEYE VE KİME GÖRE…

    “İLK SERGİLER” ÜSTBAŞLIĞIYLA BİRARAYA GETİRDİĞİMİZ BU DOSYA, SANAT TARİHİMİZE YENİ PENCERELER ARALAYAN METİNLERDEN OLUŞUYOR. HERHANGİ BİR AÇIDAN “İLK” OLMASI BİZİM İÇİN YETERLİ BİR KRİTER OLDU… DOSYAMIZ, PEK ÇOK KAYNAKTA 1926’DA BAŞLADIĞI BELİRTİLEN ANKARA RESİM SERGİLERİNİN ASLINDA 1923’TE BAŞLADIĞINI VE CUMHURİYET TARİHİMİZİN İLK SANAT OLAYI OLARAK KAYITLARA GEÇTİĞİNİ BELGELEYEN; TÜRK SANATININ 5 BÜYÜK İSMİNİN İLK SERGİ ÖYKÜLERİNİ; MAÇKA SANAT GALERİSİ’NİN AÇILIŞ SERGİSİ VE ÜLKEMİZDEKİ İLK KÜRATORYAL ETKİNLİKLERDEN BİRİ OLAN “BEŞ GERÇEKÇİ TÜRK RESSAMI” SERGİSİNE DAİR BİRİNCİ ELDEN BİLGİLER; TÜRKİYE’DE HEYKELİN SERGİLENME MACERASI; KADIN SANATÇILARIN VE ESERLERİNİN GÖRÜNÜRLÜĞÜNE DAİR BİRBİRİNDEN KIYMETLİ METİNLER İÇERİYOR…

    BENZERİ ÇALIŞMALARIN ÇOĞALMASI DİLEĞİYLE…

    Devamı bu sayıda...
1923 Birinci Ankara Resim Sergisi: Cumhuriyet’in İlanı ve Yeni İdealler - Ömer Faruk Şerifoğlu
Türk Heykeli ve Sergiler - Mehmet Üstünipek
Anlı, Zeid, Devrim, Turan, Orhon Beş Sanatçının İlk Sergileri, İlk Adımları - Necmi Sönmez
“Beş Gerçekçi Türk Ressamı” Sergisi Üzerine - Necmi Sönmez
Maçka Sanat Galerisi’nin Açılış Hazırlıkları ve “Beş Gerçekçi Türk Ressamı” - Hilmi Yavuz
Beş Gerçekçi Türk Ressamı / Önsöz - Sezer Tansuğ
1990’larda ilk “kadın sergileri” - Ahu Antmen
fragMENtaTION 27 - Muhayyel Muhabbet - Merve Kılıçer

 

Abone olmak için idealdergi@idealkultur.com adresine mail atabilir ya da 05559811838 - 02125288541 numaralı telefonları arayabilirsiniz.

* E-posta adresiniz hiç kimseyle paylaşılmayacaktır.