Sabahattin Eyuboğlu’dan Orhan Veli’ye Mektuplar

YKY’nin kitap tanıtım dergisi olarak Eylül 1993’te çıktı ve bir süre ücretsiz dağıtıldı. 1997’ye dek kitap tanıtma, eleştiri, deneme, inceleme, değini yazılarıyla kitap evreninde olup bitenleri yakından izledi. 1998’den sonra mevsimlik (üç aylık), 2000’den sonra da iki aylık, hacimli bir edebiyat dergisiydi. 2003’te içeriği ve tasarımı yenilenerek “aylık edebiyat dergisi” oldu. 2005’e dek ekler verdi, yurt genelinde gazete bayilerinde satıldı; 1980’lerden sonra on binden çok satan tek edebiyat dergisi unvanını aldı. On yıl süren YKY Şiir Yıllığı armağanlarıyla şiir ortamını etkiledi. Eylül 2012’de tekrar “iki aylık edebiyat dergisi” oldu.

Son on yılda içeriği ve biçimiyle, seçiciliği ve özeniyle, “iyi edebiyat okuru”nu gözeten tutarlı çizgisiyle etkisini, gücünü iyice duyurdu. Dosya ve Babil Kulesi gibi kalıcı bölümleriyle, şiir, öykü, deneme, eleştiri, inceleme, anı, günlük, gezi yazısı, mektup, söyleşi türlerine dengeli ve geniş bir biçimde yer vermesiyle öne çıktı. Gelenekçi-yenilikçi, yerli-yabancı, doğulu-batılı, yaşlı-genç ayrımı yapmadan, derinlikli, kuşatıcı, özgürlükçü ve etkili olma çabalarıyla günümüz edebiyat dergiciliğine yön verdi.

Kitap-lık, kitapseverlerin dergisi olmayı sürdürüyor.

Yayımlama Koşulları:
• Şiir, öykü, deneme, eleştiri, inceleme, anı, günlük, gezi yazısı, mektup, söyleşi gibi yazınsal çalışmalara yer verilir.
• Gönderilen çalışmalara üç gün içinde yanıt verilmediyse yayımlanmaz ve herhangi bir gerekçe bildirilmez.
• omer.yalcin@ykykultur.com.tr adresine özel, kısa bir özgeçmişle birlikte gönderilen çalışmalar dikkate alınır.

• EDİTÖR'DEN

  Memet Fuat’ın "Eleştiri Üstüne" kitabını otobüste, yeraltı treninde okumak üzere çantamda gezdiriyorum. Bu tür kitaplarla uzun uzun yol arkadaşlığı yapmayı seviyorum. İçinden sadece bir yazı okuyup kapatıyorum kitabı. Kapatıyorum ki okuduğum yazı üstüne düşünüp varsa karşı görüşlerimi geliştirebileyim. Tümüyle benimsediğim bir yazıysa okuduğum, görüşlerimi bir de onun ışığında evirip çevirebileyim, denetleyeyim. Sadece kendi görüşlerimi de değil. O konuda bildiğim başka düşünceleri, tartışmaları da yeniden değerlendirip özümsemek için; yeni sonuçlara, yeni yargılara, yeni bakışlara varmak için.

  Dergilere ürün gönderip yayıncıdan yanıt, yorum, görüş, yol gösterme, elden tutma bekleyen yolun başındaki kişilerin ıskalamaması gerek bu tür kitapları. Bir yazıyı değerlendirme sürecinin nerede, ne zaman, nasıl başlayıp nasıl sonlandığını öğrenerek daha hızlı, daha sağlıklı biçimde yol alacaklardır kuşkusuz. İçlerinde kendi bilgili, donanımlı, keskin görüşlü, yaratıcı eleştirmenlerini geliştirip ciddiyetle çalıştırmadıkça başkalarının, yani herhangi bir yayıncı ve editörün bir yararı dokunamayacağını görmelerini sağlayacaktır.

  Bir editörün yayımlanmayacak bir dosya üstünde duracak zamanı olmadığı, zamanı olup da yardımseverlik duygularıyla ileri geri, iyi kötü görüşlerini açıklasa bile bunun boşuna bir çaba olacağı baştan bellidir çoğu zaman. “Yazın” dediğimiz yaratı, yazarın kendi yetenekleri, okuyup öğrenmeleri, yazdıklarını sile sile yazmayı öğrenmesiyle var olan, onun ötesinde ortaya çıkması ancak bir yayıncının onu fark edip fark etmemesine bağlı bir şey. Demek istediğim, işin başında kişinin ne yazdığını bilmesi, kendi değerleri geliyor. Yayımlanıp yayımlanmaması ayrı bir değer katmıyor yazılana.

  Yalnız deneme, eleştiri kitapları değil, iyi bir yazarın kaleminden çıkma inceleme, mektup, günlük, anı ve gezi kitapları da bir yazın bilinci kazandırır. Ama önce modern eleştiri tarihimizin belli başlı ustalarını okuyarak vaktiyle ele alınmış konuları, yapılmış tartışmaları, tartışma biçimlerini, eleştiri düzeylerini görüp öğrenmek gerek. Sonra bir bakmışsınız kendi yazdıklarınız üstünde pekâlâ bir eleştirmen kesilmiş, yazın kuyularına kendi ipinizle girmeyi öğrenmişsiniz.

MEKTUP
Sabahattin Eyuboğlu’dan Orhan Veli’ye Mektuplar
“Ah şu "Yaprak" kendisini ve seni rahatça geçindirecek hale gelebilseydi”

ŞİİR
Ahmet Güntan - [ PARÇALI ] [ HAM ] Hitap 4.
Mehmet Yaşın - Elim Telefona Giderken...
Sami Baydar - Kâğıt Renkleri
küçük İskender - endişeli bekleyiş
Necmi Zekâ - sb’nin dünyası, bir sergi rehberi
Yücel Kayıran - Nisan, taun’a zeyl, tabut, Atlas’taki ev, soğuk bira
Ömer Erdem - aya gidelim, aferin, rugova dağları, öldüren aynılıklar
Gonca Özmen - Ay İle
Sinan Özdemir - Uyuyamıyorum sevgil.
Lawrence Durrell – Şiir, Mneiae, Girne Yakınlarında, Niki, Düşüşün Sonu, Özgürlük

ŞİİRSEL
Erhan Altan - Serbest Nazmın İkinci Evresi: Garip
Asuman Susam - Sonsuz Bakış, Sonsuza Bakış

ÖYKÜ
Demir Özlü - Monica Lewinsky Kahvesi’nde
Adnan Özyalçıner - Çiçekçi
İlhan Durusel - Dün Bir Tepeden
B. Nihan Eren - Şemsiye

GÜNLÜK
Ekrem Işın - Rûznâme (Mart, 2004)

DENEME
Sema Rifat - Tanpınar: “Hülasa, Bir Daha Gözden Geçirmem Lazım”
Mark Twain - Onanizm İlmi Üstüne Bazı Düşünceler
Osman Çakmakçı - Durum-Yaratan

BABİL KULESİ
Seval Şahin - Gölge/siz ve Hayal/siz Bir Şehirde
Şükran Yücel - "Avunamayanlar": Bir İnsanlık Durumu
Hasan Türksel - Yazarın Sergisi
Cihan Erdal - "Huzursuzluğun Kitabı": Pessoa’nın Kötümserliği
Deniz Kıral - Distopik Roman ve Felaket Tellalı Orwell Üzerine Bir Deneme
Abbas Karakaya - Yakup Kadri’nin "Nur Baba" Romanında Alevi-Bektaşiler
Müslüm Yücel - Herkes görmüş, o görmemiştir: "Kör Baykuş"

BİR KİTABIN HİKÂYESİ
M. Şeref Özsoy - Alacakaranlık Şiirler