Varoluşçular psikanalizi nasıl yorumladı? - Kültür ve Psikanaliz Söyleşileri
- Kategori: Kültür ve Psikanaliz Söyleşileri
- Tarih: 11.10.2024 Saat: 18:00
- Yer: Yapı Kredi Kültür Sanat - Loca
- Katılımcılar: Talat Parman, Zeynep Direk
Talat Parman’ın hazırlayıp yönettiği “Kültür ve Psikanaliz Söyleşileri” dizisi yeni sezonda yine Prof. Dr. Zeynep Direk’in katıldığı bir programla başlıyor. Bu söyleşide Simone de Beauvoir'ın yaklaşımının psikanalizle olan ilişkisi irdelenecek.
Günümüzde varoluşçuluk varoluştan yola çıkarak yaşama ve dünyayı anlamlandırma çabasının yeniden kavramsallaştırılmasına zemin oluşturan bir felsefi gelenek. Varoluşçu akım içerisinde geliştirilen kavramlara, zihin felsefesinde, eleştirel ırk felsefesinde, toplumsal cinsiyet felsefesinde ve sömürgecilik-sonrası üzerine tartışmalarda rastlıyoruz. Varoluşçuluk yaşanan deneyimin ve duygulanımın çözümlenmesinde fenomenolojiyle olduğu gibi psikanalizle de birlikte düşünür. Örneğin Sartre’ın “Diyalektik Aklın Eleştirisi ve Ailenin Budalası” gibi geç dönem düşüncesinde varoluşçu psikanalize yaptığı katkı, Simone de Beauvoir’ın “İkinci Cinsiyet”te ruhsallık ile gerçeklik arasındaki simgesel bir dolayım olarak toplumsal cinsiyet farkını ataerkillik bağlamında tartışırken psikanalizi de değerlendirmesi, Merleau-Ponty’nin “Algı’nın Fenomenolojisi” ve” Görünür ve Görünmez”de çocuk psikolojisine ilgisi ve Lacancı psikanalizle ilişkisi, Frantz Fanon’un “Dünyanın Lanetlileri”nde ve diğer yapıtlarında sömürgecilik bağlamında sömürgecinin yaptığı ırksal ayrımda temellenen şiddet yaşantısını bir psikiyatr olarak çözümlerken kullandığı eleştirel kurumsal psikanaliz yöntemi bize günümüzde varoluşçuluğu popüler klişelerin ötesinde derin bir biçimde yeniden değerlendirirken ışık tutar.
Zeynep Direk Boğaziçi Üniversitesi’nde Yüksek Lisans derecesini, Memphis Üniversitesi’nden doktorasını almıştır. 2014’ten beri Koç Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Araştırmaları Çağdaş Fransız Felsefesi, Etik, Feminist Felsefe alanlarında çeşitli sorunları konu edinir. “Derrida Critical Assessments” (Routledge, 2001) ve “A Companion to Derrida”nın (Blackwell, 2014) editörüdür. Eserleri arasında Başkalık Deneyimi, (YKY 2005), Cinsel Farkın İnşası (Metis 2018), Ontologies of Sex: Philosophy in Sexual Politics (Rowman and Littlefield, 2020) Çağdaş Kıta Felsefesi (FOL Yayınları 2021) ve Derrida İstanbul’da: Sekülerizm, Öteki ve Sorumluluk (FOL Yayınları 2022) yer alır. Türkçe, ingilizce ve Fransızca çok sayıda makale yayımlamıştır.
Etkinlik herkese açık ve ücretsizdir. Kapılar etkinlikten yarım saat önce açılır.
Günümüzde varoluşçuluk varoluştan yola çıkarak yaşama ve dünyayı anlamlandırma çabasının yeniden kavramsallaştırılmasına zemin oluşturan bir felsefi gelenek. Varoluşçu akım içerisinde geliştirilen kavramlara, zihin felsefesinde, eleştirel ırk felsefesinde, toplumsal cinsiyet felsefesinde ve sömürgecilik-sonrası üzerine tartışmalarda rastlıyoruz. Varoluşçuluk yaşanan deneyimin ve duygulanımın çözümlenmesinde fenomenolojiyle olduğu gibi psikanalizle de birlikte düşünür. Örneğin Sartre’ın “Diyalektik Aklın Eleştirisi ve Ailenin Budalası” gibi geç dönem düşüncesinde varoluşçu psikanalize yaptığı katkı, Simone de Beauvoir’ın “İkinci Cinsiyet”te ruhsallık ile gerçeklik arasındaki simgesel bir dolayım olarak toplumsal cinsiyet farkını ataerkillik bağlamında tartışırken psikanalizi de değerlendirmesi, Merleau-Ponty’nin “Algı’nın Fenomenolojisi” ve” Görünür ve Görünmez”de çocuk psikolojisine ilgisi ve Lacancı psikanalizle ilişkisi, Frantz Fanon’un “Dünyanın Lanetlileri”nde ve diğer yapıtlarında sömürgecilik bağlamında sömürgecinin yaptığı ırksal ayrımda temellenen şiddet yaşantısını bir psikiyatr olarak çözümlerken kullandığı eleştirel kurumsal psikanaliz yöntemi bize günümüzde varoluşçuluğu popüler klişelerin ötesinde derin bir biçimde yeniden değerlendirirken ışık tutar.
Zeynep Direk Boğaziçi Üniversitesi’nde Yüksek Lisans derecesini, Memphis Üniversitesi’nden doktorasını almıştır. 2014’ten beri Koç Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Araştırmaları Çağdaş Fransız Felsefesi, Etik, Feminist Felsefe alanlarında çeşitli sorunları konu edinir. “Derrida Critical Assessments” (Routledge, 2001) ve “A Companion to Derrida”nın (Blackwell, 2014) editörüdür. Eserleri arasında Başkalık Deneyimi, (YKY 2005), Cinsel Farkın İnşası (Metis 2018), Ontologies of Sex: Philosophy in Sexual Politics (Rowman and Littlefield, 2020) Çağdaş Kıta Felsefesi (FOL Yayınları 2021) ve Derrida İstanbul’da: Sekülerizm, Öteki ve Sorumluluk (FOL Yayınları 2022) yer alır. Türkçe, ingilizce ve Fransızca çok sayıda makale yayımlamıştır.
Etkinlik herkese açık ve ücretsizdir. Kapılar etkinlikten yarım saat önce açılır.