- A-Z
- KONU DİZİNİ
- Cogito
- Çizgi Roman
- Delta
- Doğan Kardeş
- Ansiklopedi
- Bilim
- Çocuk Çizgi Roman
- Deneme
- Destan
- Dünya Klasikleri
- Efsane
- Eğitim
- Etkinlik
- Gençlik
- Gezi
- Hikâye-Öykü
- İlkgençlik
- Klasik Dünya Masalları
- Masal
- Mitoloji
- Modern Dünya Klasikleri
- Okul Çağı
- Okul Öncesi
- Oyun
- Resimli Öykü
- Resimli Roman
- Resimli ve Sesli
- Roman
- Romandan Seçmeler
- Röportaj
- Seçme Denemeler
- Seçme Öyküler
- Seçme Parçalar
- Seçme Röportajlar
- Seçme Şiirler
- Seçme Yazılar
- Şiir
- Edebiyat
- Anı
- Anlatı
- Biyografi
- Deneme
- Derleme
- Eleştiri
- Gezi
- Günce
- İnceleme
- Libretto
- Mektup
- Mitoloji
- Modern Klasikler
- Otobiyografi
- Oyun
- Öykü
- Polisiye-Gerilim
- Roman
- Senaryo
- Söyleşi
- Yaşantı
- Yazılar
- Genel Kültür
- Halk Edebiyatı
- Masal
- Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar
- Koleksiyon Kitapları
- Lezzet Kitapları
- Özel Dizi
- Sanat
- Kare Sanat
- Sergi Kitapları
- Şiir
- Türk Şiir
- Tarih
- XXI. Yüzyıl Kitapları
- Sosyoloji - Sağlık
- TEKRAR BASIMLAR
- YENİ ÇIKANLAR
- ÇOK SATANLAR
Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü - Modern Türk Şiirini Ararken
-
Kategori:
Edebiyat -
Yazar:
M. Kayahan Özgül -
ISBN:
978-975-08-4246-7 -
Sayfa Sayısı:
536 -
Ölçü:
13.5 x 21 cm -
YKY'de İlk Baskı Tarihi:
Haziran 2018
M. Kayahan Özgül’ün, Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ardından “Modern Türk Şiirini Ararken” alt başlığıyla hazırladığı seçki kitabı “Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü” de Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı.
Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü, M. Kayahan Özgül’ün klâsik Osmanlı şiirinden yeni Türk şiirine geçiş sürecini anlatan Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ikinci cildi niteliğinde bir şiir seçkisi.
M. Kayahan Özgül, elinizdeki “müntehabât”ta çoğunluğu on sekizinci ve on dokuzuncu asırda yaşamış 333 edipte modern şiirin emarelerini tespit ediyor. Başka bir ifadeyle, şiirimizde yenileşme eğilimi gösteren metinleri bir araya getiriyor.
M. Kayahan Özgül kitabının sunuşunda şunları dile getiriyor:
“Osmanlı çınarı asırlar boyu, evvelbahardan başka mevsim tanımadan gelişti. XVIII. asırda Batı’dan gelen ânî bir soğuk hava dalgasıyle titremeye başlayıncaya kadar da vakt-i hazânın varlığını hiç hatırlamadı. Teşrin aylarının mahzun havası çınara yaramadı; yaprakları birer ikişer sararmağa, dökülmeğe başladı. Koca çınar, kuruyup gazel olan her yaprakla haşmetinden, hüviyetinden, estetiğinden bir parça daha soyundu. Artık toprağı kaplayan ölü yapraklar arasında nakşın, mûsikînin, mimarînin olduğu kadar, şiirin de muhterem ve muhteşem naaşları yatmaktaydı. Elinizdeki kitap, bu sonbahar şehitleri arasında dolaşırken toparlandı. Ara sıra yadırgadığınız örneklerle karşılaşırsanız bilin ki, onlar gazeller arasından fışkıran ve gelişmek için teşrînin nemli havasını en müsait ortam bilen kanlıca mantarlarıdır; bugünki modern şiirin habercileridir.”