Mavi

Mavi

Semih Balcıoğlu

2001 yılında Yapı Kredi Yayınları’ndan Kırmızı adlı kitabımı çıkarınca, kendi kendime sormuştum. “Madem renk üzerine bir kitap hazırladım, bunun arkası gelir mi?..” O sıra kitabın sıcaklığı henüz geçmemişti, onun için yanıtını veremedim.
Bir süre sonra, bu rengin “mavi” olabileceğini düşündüm. İki mavi vardı: Biri deniz mavisi, diğeri ise gök mavisi.
Deniz mavisi hem konu bolluğu, hem de günlük yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası olduğundan ağır basıyordu. Masanın başına geçmeden önce, konuya ısınmanız lâzım. Bu da eskiz çizerek değil, düşünerek geliştirilecek bir süreç. Deniz, hem derin, hem geniş hem de çok büyük...
Böyle şeyler öyle herkesle konuşulup tartışılacak konular değildir. Ama elbette, dost dediğimiz süzülmüş insanların içinde, konuşup doğruya varabileceğimiz kişilerin mutlaka bulunduğuna inananlardanım. Nitekim öyle de oldu ve seçtiğim konunun doğru olduğuna inandım.
Mavinin içi çok zengin. Sadece içi değil, üstü de zengin. Kalıntısı, balığı, kayığı, gemisi, dalgası, kirliliği, denizcisi, adası, yalısı, feneri, martısı... say say bitmez. Hepsi de ayrı konu, ayrı konular.
Evet, uzun lâfın kısası, “kırmızı”dan sonra şimdi de “mavi”de karar kıldım.
Yeni kitaplarda buluşmak umuduyla hoşçakalın sevgili ve değerli karikatür dostları.

Teşvikiye, 2005