Günlükler (1906-1948) - Kâzım Karabekir (kutulu 2 cilt)

PAYLAŞ
SATIN AL YORUM YAZ
Kitap Akrabalıkları

“Günlükler” Kâzım Karabekir Paşa’nın hayatını, günü gününe tuttuğu notlarla kamuoyunun bilgisine sunuyor!

“Günlükler kitabı ile Kâzım Karabekir Paşa’nın hayatını, günü gününe tuttuğu notlarla kamuoyunun bilgisine sunmaktayız. Paşa’nın vefatından hemen sonra eşi İclal Hanım’ın son cümleyi yazdığı günün üzerinden 61 yıl geçti. Bu süre zarfında Kâzım Karabekir hakkında çok yazı yazıldı, çok söz söylendi.

Yazılanlarla söylenenlerin bir kısmı gerçeği ortaya koyarken, bir bölümü de Karabekir’in fikir ve eylemlerini çeşitli sebeplerle doğru olarak yansıtmadı.

Osmanlı Devletinin en zor döneminde yetişmiş, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kuruluşunda yer almış, ancak Cemiyet Meşrutiyet’in ilânından sonra parti haline geldiğinde ortaya çıkan yanlışlıkları görmüş; Milli Mücadele’nin ilk zaferini kazanmış, Doğu cephesindeki başarılarından sonra elindeki askeri güç ile Batıya destek olmuş; Cumhuriyet’in  kurulmasıyla birlikte devrimlerin halka benimsetilmesi konusunda hassasiyet göstermiş, devlet yönetiminde istibdada her zaman karşı çıkmış olan Kâzım Karabekir Paşa’nın kendisi için tuttuğu bu notlar incelendiğinde, geniş bir dönemi kapsayan çok önemli olaylara tanık olunacaktır.”

Kâzım Karabekir Paşa Vakfı

2 Ocak 1906 (20 Kânunuevvel 1321) Salı
Hava buz. Ortalık kar. Seyfi Efendi’nin mektubunu postaya vermek için Beyazıt’a kadar çıktım. Bir de resim gönderdim.
Daire-yi Askeriyeye kadar da çıktım. Bizim işi ben anlayamamışım. Artık bir daha gitmeyeceğime azmettim. Sittin sene beklerim.
Biraderim Hamdi Bey’in fotoğrafını güyâ çıkardım. 40 diyafram, 12 man poz verdim. Ancak beyaz örtülü tütün masası hayal meyal çıkmış. Geçen gün de süt-biraderim Hüsnü Bey’in ve mahdumu Faruk’un fotoğraflarını böyle yaptım. O zaman diyafram 40, poz 4 man idi... Anlaşılıyor ki benim fotoğrafa 40 diyafram verince 20 man poz lâzım. En iyisi odada insan resmi için 20 diyafram 8-10 man poz lâzım.

11 Nisan 1919 Cuma 

Selamlığa gittim. Huzurda kabul buyuruldum. Genç kumandanların bir an evvel Anadolu’ya tayinini tekrar rica ettim. Silahlar toplanıyor, felâket dedim. İltifat ve dua ettiler. Cuma selamlığı olduğu için daha fazla görüşmek münasip olmadığını ilave buyurdular. (Yani nezaketen anlattılar ki hususi ziyaret lâzım.)
İzzet Paşa, Cevat Paşa, Şevket Turgut Paşa (Şevket Turgut Paşa’ya: Şarkta milli mukavemet esaslarını kuracağımı söyledim), M. Kemal Paşa’yı ziyaret ettim. Rauf Bey’i bulamadım. Kemal Paşa hasta yatıyordu. Ameliyat yaptırmış. Anadolu’ya geçip fiili uğraşmaktan başka çare kalmadığını söyledim. Behemehâl gelmelerini anlattım. Münakaşa ettik, neticede “Bakalım, iyi olayım da ben de öyle zannediyorum” dedi.

12 Eylül 1921 Pazartesi

Garp cephesinde Yunanlıların mağlup olması üzerine geceyarısına kadar bütün şark cephesinde şenlikler yaptırdım. Mustafa Kemal, Fevzi ve İsmet Paşalara samimi tebrikler yazdım ve cevaplar geldi.

* E-posta adresiniz hiç kimseyle paylaşılmayacaktır.