- A-Z
- KONU DİZİNİ
- Cogito
- Çizgi Roman
- Delta
- Doğan Kardeş
- Ansiklopedi
- Bilim
- Çocuk Çizgi Roman
- Deneme
- Destan
- Dünya Klasikleri
- Efsane
- Eğitim
- Etkinlik
- Gençlik
- Gezi
- Hikâye-Öykü
- İlkgençlik
- Klasik Dünya Masalları
- Masal
- Mitoloji
- Modern Dünya Klasikleri
- Okul Çağı
- Okul Öncesi
- Oyun
- Resimli Öykü
- Resimli Roman
- Resimli ve Sesli
- Roman
- Romandan Seçmeler
- Röportaj
- Seçme Denemeler
- Seçme Öyküler
- Seçme Parçalar
- Seçme Röportajlar
- Seçme Şiirler
- Seçme Yazılar
- Şiir
- Edebiyat
- Anı
- Anlatı
- Biyografi
- Deneme
- Derleme
- Eleştiri
- Gezi
- Günce
- İnceleme
- Libretto
- Mektup
- Mitoloji
- Modern Klasikler
- Otobiyografi
- Oyun
- Öykü
- Polisiye-Gerilim
- Roman
- Senaryo
- Söyleşi
- Yaşantı
- Yazılar
- Genel Kültür
- Halk Edebiyatı
- Masal
- Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar
- Koleksiyon Kitapları
- Lezzet Kitapları
- Özel Dizi
- Sanat
- Kare Sanat
- Sergi Kitapları
- Şiir
- Türk Şiir
- Tarih
- XXI. Yüzyıl Kitapları
- Sosyoloji - Sağlık
- TEKRAR BASIMLAR
- YENİ ÇIKANLAR
- ÇOK SATANLAR
Deniz Masalları - İtalyan Masalları
-
Özgün Adı:
Fiabe Di Mare Fiabe Italiane -
Kategori:
Halk Edebiyatı / Masal -
Yazar:
Italo Calvino -
Çeviren:
Meryem Mine Çilingiroğlu -
Resimleyen:
Barbara Nascimbeni -
ISBN:
978-975-08-3351-9 -
Sayfa Sayısı:
100 -
Ölçü:
14 x 21.5 cm -
YKY'de İlk Baskı Tarihi:
Haziran 2015 -
Tekrar Baskı Sayısı / Tarihi:
2. Baskı / Mart 2021
Kim bilir, karaya ayak basabilecek miyim?
Calvino ile denizler altına dalmaya var mısınız? Venedik, Sicilya, Palermo ve diğer şehirlerde anlatılan İtalyan masallarını dinlemeye hazır mısınız?
“Balık Kola”dan “Yosunlarla Kaplı Adam”a, “Uyuz Şah Sultan” a sularda geçen altı güzel İtalyan masalı, Barbara Nascimbeni’nin renkli illüstrasyonlarıyla hayat buluyor.
“Bir zamanlar Messina’da, Kola adında bir oğlu olan bir kadın yaşarmış. Kola sabahtan akşama kadar hep denizde dururmuş. Annesi de ona kıyıdan, ‘Kola! Kola! Karaya çık, ne yapıyorsun? Sen balık değilsin ki!’ diye seslenirmiş.
Oğlu da hep daha uzaklara yüzermiş. Zavallı annenin bağırmaktan karnına ağrılar girermiş. Günlerden bir gün, oğlu onu o kadar bağırtmış, o kadar bağırtmış ki, zavallı kadıncağızın sabrı taşmış, ‘Kola! Dilerim balık olasın!’ diye haykırmış.
Hiç demeseymiş keşke! O gün cennetin kapıları açıkmış herhalde, öyle ki ne dilense oluyormuş. Kola bir anda yarı insan, yarı balık olmuş, parmakları ördek ayağı gibi, boğazı da kurbağa boynu gibi olmuş. Kola karaya bir daha ayak basamamış, annesi de o kadar üzülmüş ki, çok geçmeden kahrından ölmüş.”