- A-Z
- KONU DİZİNİ
- Cogito
- Çizgi Roman
- Delta
- Doğan Kardeş
- Ansiklopedi
- Bilim
- Çocuk Çizgi Roman
- Deneme
- Destan
- Dünya Klasikleri
- Efsane
- Eğitim
- Etkinlik
- Gençlik
- Gezi
- Hikâye-Öykü
- İlkgençlik
- Klasik Dünya Masalları
- Masal
- Mitoloji
- Modern Dünya Klasikleri
- Okul Çağı
- Okul Öncesi
- Oyun
- Resimli Öykü
- Resimli Roman
- Resimli ve Sesli
- Roman
- Romandan Seçmeler
- Röportaj
- Seçme Denemeler
- Seçme Öyküler
- Seçme Parçalar
- Seçme Röportajlar
- Seçme Şiirler
- Seçme Yazılar
- Şiir
- Edebiyat
- Anı
- Anlatı
- Biyografi
- Deneme
- Derleme
- Eleştiri
- Gezi
- Günce
- İnceleme
- Libretto
- Mektup
- Mitoloji
- Modern Klasikler
- Otobiyografi
- Oyun
- Öykü
- Polisiye-Gerilim
- Roman
- Senaryo
- Söyleşi
- Yaşantı
- Yazılar
- Genel Kültür
- Halk Edebiyatı
- Masal
- Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar
- Koleksiyon Kitapları
- Lezzet Kitapları
- Özel Dizi
- Sanat
- Kare Sanat
- Sergi Kitapları
- Şiir
- Türk Şiir
- Tarih
- XXI. Yüzyıl Kitapları
- Sosyoloji - Sağlık
- TEKRAR BASIMLAR
- YENİ ÇIKANLAR
- ÇOK SATANLAR
Bir Şiirin Bakır Çağı
-
Kategori:
Edebiyat -
Yazar:
Ece Ayhan -
ISBN:
978-975-08-0443-0 -
Sayfa Sayısı:
146 -
Ölçü:
13.5 x 19.5 cm -
YKY'de İlk Baskı Tarihi:
Temmuz 2002 -
Tekrar Baskı Sayısı / Tarihi:
5. Baskı / Mart 2020
Türk şiirinin en önemli ustalarından Ece Ayhan’ın son kitabı Bir Şiirin Bakır Çağı, bir başka sıkı saldırı, bir başka sıkı kitap... Ece Ayhan, kendi deyişiyle “dipyazılar”ını topladığı bu son kitabında; İkinci Yeni, Türk Resmi,Yahya Kemal, Nâzım Hikmet, Sait Faik, Tarih Toplum ve Kültür üzerine uzun uzun düşünüp o bildik diliyle yazarken, kötülük toplumunun karşısında ayağa kalkıyor. Ne adına diye soranlara: “Tarihe bakarsanız anlarsınız!” ya da kitabın “Niçin Yazıyorsunuz?” başlıklı açılış yazısı
“Niçin Yazıyorsunuz?” — İki şey adına ve için yazdığımı söyleyebilirim. Dediklerim oturur ya da oturmaz bu benim kestiremeyeceğim bir şeydir. Ama benden söylemesi. Kimbilir, belki de, yerimi (hakkımı) aramak uğruna çiziktiriyorum. Issız bir uçta ve kendi kendine bir şeyleri yoklamak anlayacağınız. (Efendi efendi ayakta durmaya çabalarken, bak bu bir budak da ne oluyor?) Sonra bakın, inanılmaz bu pusu aşkına elime mürekkep almış da olabilirim. İnsan kısmısı, hele aşiretlerden boşalan Anadolu’da, üç-beş günlük bir pusu düşünebilir düşünürse. Yürürlüğe salınmış olan algı ortalaması, ideoloji ancak bu kadarına izin verebilir. Oysa ve ama otuz yıllık ya da bir ömür boyu yatan bir ‘pusu’, bir süreç nedense hiç tasarlanmaz. (Evet, aşağı yukarı bütün Doğu’da süreç yoktur. Nasıl Çılgın Aşk, Roman, Portre, Ara Kurumlar, Bireysellik, İnsan Hakları, Belediyelikler... pek yoksa.) İşte böylesi bir olmaz’ın, ham hayalin arkasındayım ben; peşinde! (1987)